Mesajı Okuyun
Old 27-01-2011, 19:53   #5
Av.Özlem PEKSÜSLÜ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan furugferruhzad
2001 yılında yapılan takip ile düşerek işlemden kaldırılan ve arşivde su baskını sebebiyle zayi olan bir icra dosyasına ilişkin olarak alacaklı bankanın talebi ile dosyanın ihya edilmesi yoluna başvurulmaksızın ikinci bir takip yapılmış ve bu yeni takibe itiraz edilmiş durumda.Bu durumda mükerrer takip varmıdır ve avukatlık hukuku anlamında disiplin cezasını gerektirir bir durum doğar mı?Ne yapmamı önerirsiniz?

1)Kaybolan dosyada kime tebligat yapıldığı itirazın olup olmadığı icra esas defterinden mi bakılıp yapılacak?

Birinci takip ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip.(Kaybolan dosya)bu tarihte banka kendisi takibe geçmiş ben vekili değilim.İlk takibin düşerek işlemden kaldırıldığı ve kaybolduğu ben ikinci takibe geçtikten sonra öğrendim.İpotek olduğu halde;aşağıdaki karara göre ilamsız takip(örnek 7 adi takip yaptım)burada bir hukuka aykırılık var mı?
Yargıtay 11.H.D.sinin aşağıda sunulan daha yeni 02.07.2007 tarihli 2007/6909 E. 2007/10069 K. Sayılı kararında ; asıl borçlu lehine ipotek veren ve aynı zamanda müteselsil kefil olan borçluya, -verdiği ipoteği kefaletinin teminatına verilmediği sadece asıl borçlunun borcunu temin ettiği için- genel haciz takibi yapılabileceği ihtiyati haciz kararı verilebileceğini belirtmiştir.
“…İ.İ.K. 45.maddesi uyarınca, ipotekle temin edilmiş alacaklar için kural olarak adi takip yoluna gidilemez.Ancak, B.K. 487.maddesi uyarınca, rehinle temin edilmiş alacak için ayrıca müteselsil kefil varsa , rehin alacaklısı müteselsil kefile karşı haciz yolu ile takip yapabilir.
Somut olayda aleyhine ihtiyati haciz istenilen Emine … , genel kredi sözleşmesinde müşterek borçlu müteselsil kefil olarak yer aldığı gibi, aynı sözleşme ilişkisi nedeniyle borçlu Mehmet….’in bankaya olan borcuna karşılık olarak kendi taşınmazına ipotek de tesis ettirmiştir.
Bu durumda mevcut ipotek, aleyhine ihtiyati haciz istenilen Emine…’nin kefalet borcunun teminatına yönelik bulunmamasına göre , mahkemece, asıl borç için ipotek teminatı verilmesinin müteselsil kefil olan karşı taraf için ihtiyati haciz talebinde bulunulmasına engel olmayacağı kabul edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.”
İpotek olan dosyalarda ben de defalarca eş zamanlı olarak hem ilamsız takip hem de ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yaptım. Gerek var mı diye sorarsanız bence her iki takibin de eş zamanlı yapılmasına hiç gerek yok.Ama bankaların talebi bu yönde oluyor.Aynı anda üç takip başlattığım dahi oluyordu.Bu açıdan baktığımda sizin durumunuz da hukuka aykırı bir durum olduğunu düşünmüyorum.Varsa benim durumumda var