Mesajı Okuyun
Old 04-09-2007, 12:02   #5
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/12572

K. 2003/4909

T. 13.5.2003

• İTİRAZIN İPTALİ DAVASI ( Taşımadan Doğan Alacağın Tahsiline Yönelik İcra Takibine Yapılan İtiraz Nedeniyle )

• İCRA İNKAR TAZMİNATI ( Davanın Reddine Karar Veren Mahkemenin Davacı Alacaklının Kötüniyetle İcra Takibinde Bulunduğu ve İtirazın İptali Davası Açtığı Kanısına Varırsa Alacaklıyı Borçluya Alacağın %40'ından Aşağı Olmamak Üzere Tazminat Ödemeye Mahkum Etmesi )

• KÖTÜNİYET TAZMİNATI ( Talep Olmaksızın Mahkemece Doğrudan Kötüniyet Tazminatına Hükmedememesi Borçlunun Bu Tazminatı Talep Etmesinin Şart Olması )

2004/m.67


ÖZET : Taşıma işinden doğan alacağın tahsili için davacı tarafından yapılan icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı, açtığı itirazın iptali davasında, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davanın reddine karar veren mahkeme, davacı alacaklının kötü niyetle icra takibinde bulunduğu ve itirazın iptali davası açtığı kanısına varırsa, alacaklıyı borçluya, reddolunan alacağın %40'ından aşağı olmamak üzere tazminat ödemeye mahkum eder. Talep olmaksızın mahkemece doğrudan kötüniyet tazminatına hükmedilemez, borçlunun bu tazminatı talep etmesi şarttır.
DAVA VE KARAR : </B>Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait malların taşınması işini üstlendiğini, karşılığında 10.489.050.000.- TL. miktarlı fatura kesildiğini, 7.001.258.940.- TL.'sinin ödendiğini, bakiye alacağın tahsili için icra takibi yapıldığını, davalının itirazı ile durduğunu iddia ederek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, inkar tazminatı hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davada İstanbul Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, taşıma işinin B.A.Ş.tarafından takip edildiğini, faturaların kendi adlarına düzenlendiğini ancak nakliye ücretinin B.A.Ş.'ne ödendiğini, davacının ücretini bu şirketten tahsil ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı şirketin, davalıdan bir alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, taşımadan doğan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
SONUÇ :
Mahkemece, davanın reddine, %40 oranında icra inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir. Hükümde icra inkar tazminatı ifadesi kullanılmış ise de, takdir edilen bu tazminat, davanın neticesine ve tarafların sıfatına göre İcra Hukuku anlamında kötü niyet tazminatıdır. Kötü niyet tazminatı, İİK'nın 67/2. maddesinde hükme bağlanmıştır. İtirazın iptali davasında, davanın reddine karar veren mahkeme, alacaklının kötü niyetle icra takibinde bulunduğu ve itirazın iptali davası açtığı kanısına varırsa, alacaklıyı, borçluya red olunan alacağın %40'dan aşağı olmamak üzere tazminat ödemeye mahkum eder. Ancak, mahkeme bu tazminata kendiliğinden karar veremez, borçlunun ( davalının ) bu tazminatı talep etmes i şarttır. Somut olayda, davalı cevap layihasında veya duruşma aşamalarında böyle bir talepte bulunmadığı halde, talep aşılarak davalı yararına %40 oranında kötü niyet ( hükümde icra inkar ) tazminatı takdir edilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.