Mesajı Okuyun
Old 11-03-2007, 16:47   #1
SNOW

 
Varsayılan Çözümsüzlük

Sofistler felsefe tarinde ilkçağlarda neşet etmiş bir düşünce topluluğudur. İlk kez para karşılığı ders verenlerdir... Dünyada ne kadar insan varsa o kadar farklı görüş olduğu kanatini taşırlar. Siyasetle uğraşmışlar ve tartışma sanatını çok iyi oğrenmiş ve öğretmeye çalışmışlardır..

Bir kişi birgün bir Sofistten ders almak ister. Kendisine tartışma sanatını öğretip öğretmeyeceğini sorar. Sofist gerekli parayı verirse tabiki ders vereceğini söyler. Öğrenci çok parası olmadığını ders ücretinin yarısını şimdi vermek istediğini ve kalan yarısını ise bir topluluk önünde tartışma kazandığı ilk gün vereceğini söyler. Sofist kabuk eder.. Ders verir. öğrenci tüm dersleri takip eder ve öğrenebileceği herşeyi öğrenir. Sofist ders ücretinin kalan kısmı getirilmeyince öğrenciye dava açar...


Duruşmada hakim davacı sofiste söz verir.
- Sofist: efendim bu davanın haklı tarafı benim her türlü haklıyım davayı kazansam da ders ücretinin kalanını alırım kaybetsem de.
-Hakim: Nasıl?
-Sofist: Şimdi bu davayı ben kazanırsam, açtığım alacak davasını kazandığıma göre alacağım olan parayı alırım.
-Hakim: evet davayı kazanan hüküm kesinleştiğinde alacağa hükmedilmişse o alacağını alır.
-Sofist: Fark etmez eğer kaybedersem yine ben alacaklıyım: Zira sözleşmemize göre öğrencim topluluk önünde ilk tartışmasını kazandığında bana kalan borcunu ödeyecekti öyleyse davayı kazandığında topluluk önünde ilk tartışmasını kazanmış olacak bana yine kalan borcunu ödemesi gerekli...
-Hakim, düşünürken öğrenci söz ister...
-Öğrenci: Efendim, ben ise tam tersi davayı kazansam da kaybetsem de borçlu olmadığımı düşünüyorum...
-Hakim: Nasıl?
-Öğrenci: Efendim şimdi ben davayı kazansam dava kazandım demekki borçlu değilimki davayı kazandım o zaman borçlu değilim... Para ödemem.
-Hakim:evet!
-Öğrenci: Ya davayı kaybedersem, Yine para ödemem çünkü Sözleşmemize göre topluluk önünde tartışma kazanamadığım için kalan borcumu ödememem gerekli...
Hakim bir hayli zorlanır. Bunları dışarı atın der...

Öğrenmek istediğim acaba bizim için önemli olan bizim haklı çıkmamız mı? Yoksa doğruya ulaşmaya çalışmamız mı? Herkes Tabiki doğruya ulaşmamız diyecek ama bunu yapıyor muyuz?