Mesajı Okuyun
Old 08-09-2006, 16:57   #15
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Yol Gösterecek Bir Karar

.C.
YARGITAY
11. CEZA DAİRESİ
E. 2005/9295
K. 2005/10869
T. 11.11.2005
• HÜKÜMDEN SONRA ORTAYA ÇIKAN NEDENLER ( veya Hüküm Verilinceye Kadar Mahkemenin Bilgisine Sunulmayıp Sonradan Bildirilen Nedenlere Dayanılarak Yasa Yararına Bozma İstenemeyeceği )
• KANUN YARARINA BOZMA ( İstinaf ve Temyiz İncelemesinden Geçmeksizin Kesinleşen Hüküm veya Kararlardaki Hukuka Aykırılıkların Giderilmesi İçin Kural Olarak Adalet Bakanı İstisnaen de Yargıtay C. Başsavcısı Tarafından Başvurulan Olağanüstü Bir Yasa Yolu Olduğu )
• OLAĞANÜSTÜ YASA YOLLARI ( Kanun Yararına Bozma İstinaf ve Temyiz İncelemesinden Geçmeksizin Kesinleşen Hüküm veya Kararlardaki Hukuka Aykırılıkların Giderilmesi İçin Kural Olarak Adalet Bakanı İstisnaen de Yargıtay C. Başsavcısı Tarafından Başvurulan Olağanüstü Bir Yasa Yolu Olduğu )
• SANIK HAKKINDA MÜKERRER DAVA AÇILMASI ( Davanın Mahkumiyet Hükmü İle Sonuçlanıp Kesinleşen İlamın Tamamen İnfaz Edildiği Olgusu Hükmün Kesinleşmesinden Sonra İnfaz Aşamasında Tespit Edildiğinden Böyle Bir Durumun Yazılı Emir Yoluyla İncelenmesinin Mümkün Olduğu )
• YARGILAMANIN YENİLENMESİ ( Sonradan Ortaya Çıkan Yeni Olaylara Dayanılarak CMK'nın 311. Maddesinin ( E ) Fıkrası Uyarınca İstenebileceği )
• YAZILI EMİR İLE BOZMA ( Davanın Mahkumiyet Hükmü İle Sonuçlanıp Kesinleşen İlamın Tamamen İnfaz Edildiği Olgusu Hükmün Kesinleşmesinden Sonra İnfaz Aşamasında Tespit Edildiğinden Böyle Bir Durumun Yazılı Emir Yoluyla İncelenmesi Mümkün Olmadığı )
1412/m.343
5271/m.309,310,311
ÖZET : 01.06.2005 tarihinde yürürlükten kaldırılan 1412 sayılı CMUK'nın 343. maddesinde düzenlenen yazılı emir ile bozma kurumu, aynı tarihte yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK'da "Olağanüstü Yasa Yollarının" yer aldığı "Üçüncü Kısım" 309 ve 310 maddelerinde "Kanun Yararına Bozma" başlığı ile düzenlenmiş olup, istinaf ve temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen hüküm veya kararlardaki hukuka aykırılıkların giderilmesi için kural olarak Adalet Bakanı, istisnaen de Yargıtay C. Başsavcısı tarafından başvurulan olağanüstü bir yasa yoludur. Bu yasa yolunda önemli olan husus gerek maddi hukuka ve gerekse usul hukukuna ilişkin aykırılıkların karar veya hükümlerin verildiği anda mevcut olmasıdır.

Hükümden sonra ortaya çıkan veya hüküm verilinceye kadar mahkemenin bilgisine sunulmayıp, sonradan bildirilen nedenlere dayanılarak yasa yararına bozma istenemez. Sonradan ortaya çıkan yeni olaylara dayanılarak CMK'nın 311. maddesinin ( e ) fıkrası uyarınca "Yargılamanın Yenilenmesi" yasa yoluna gidilebilir.

Sanık hakkında mükerrer dava açıldığı, davanın mahkumiyet hükmü ile sonuçlanıp kesinleşen ilamın tamamen infaz edildiği olgusu, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında tespit edildiğinden böyle bir durumun yazılı emir yoluyla incelenmesi mümkün değildir. Ayrıca sonradan ortaya çıkan delillerin değerlendirilmesi için başvurulacak yasal yollar tükenmediğinden yasa yararına bozma koşulları da oluşmamıştır.

DAVA : Hizmet nedeniyle inancı kötüye kullanmak suçundan sanık Levent'in 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 510, 522 maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ( İstanbul Onüçüncü Asliye Ceza Mahkemesi )nin 26.06.2003 gün, 2001/1488 esas, 2003/403 sayılı kararının yazılı; emir yoluyla bozularak sanığın 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 510, 522. maddeleri gereğince 1 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Yargıtay Onbirinci Ceza Dairesinin 30.09.2004 gün, 2004/7300-7017 sayılı kararını da kapsayan dosyanın incelenmesinde, "Tüm dosya kapsamına göre müşteki Beyza'ya ait şirkette çalışan sanığın kendisine verilen yetki belgesine istinaden D... Şubesindeki hesaptan 13.07.2001 tarihinde çektiği parayı çalıştığı şirkete teslim etmemek şeklindeki eylemi ile ilgili olarak İstanbul Onbirinci Asliye Ceza Mahkemesinin 26.12.2001 gün ve 2001/1977-3300 sayılı karar ile mahkumiyetine karar verildiği ve sözkonusu cezasının infaz edildiği gözetilmeksizin, aynı nedenle açılan diğer davanın reddi yerine yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden,

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 26.09.2005 gün ve 40093 sayılı yazılı emirlerine atfen Yargıtay C. Başsavcılığının 13.10.2005 gün ve YE.2005/76087 sayılı ihbarnamesiyle daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla incelenip gereği görüşüldü:

KARAR : 01.06.2005 tarihinde yürürlükten kaldırılan 1412 sayılı CMUK'nın 343. maddesinde düzenlenen yazılı emir ile bozma kurumu, aynı tarihte yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK'da "Olağanüstü Yasa Yollarının" yer aldığı "Üçüncü Kısım" 309 ve 310 maddelerinde "Kanun Yararına Bozma" başlığıyla düzenlenmiş olup; istinaf ve temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen hüküm veya kararlardaki hukuka aykırılıkların giderilmesi için kural olarak Adalet Bakanı, istinaden de Yargıtay C. Başsavcısı tarafından başvurulan olağanüstü bir yasa yoludur. Bu yasa yolunda önemli olan husus gerek maddi hukuka ve gerekse usul hukukuna ilişkin aykırılıkların karar veya hükümlerin verildiği anda mevcut olmasıdır. Hükümden sonra ortaya çıkan veya hüküm verilinceye kadar mahkemenin bilgisine sunulmayıp, sonradan bildirilen nedenlere dayanılarak yasa yararına bozma istenemez. Bu gibi durumlarda, sonradan ortaya çıkan "yeni olaylara" dayanılarak CMK'nın 311 maddesinin ( e ) fıkrası uyarınca "Yargılamanın Yenilenmesi" yasa yoluna başvurmak olanağı bulunmaktadır.

İncelenen dava dosyasında; sanık hakkında aynı suçtan dolayı İstanbul Onbirinci Asliye Ceza Mahkemesine mükerrer dava açıldığı, davanın mahkumiyet hükmü ile sonuçlanıp kesinleşen ilamın tamamen infaz edildiği olgusu, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında tespit edildiğinden yargılama sona erdikten sonra ortaya çıkan ve mahkemesince bilinmeyen bu hususun ilk kez yazılı emir yoluyla incelenmesi olanaksız olup, sonradan ortaya çıkan delillerin değerlendirilmesi için başvurulacak yasal yollar tükenmediğinden yasa yararına bozma koşulları oluşmamıştır.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, yasa yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki istemin CMK'nın 309. maddesi uyarınca ( REDDİNE ), dosyanın Yargıtay C. Başsavcılığına iadesine, 11.11.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Not:Kazancı'dan alınmıştır