Sinemaya gitmeden önce afişlerine bakarız, kim oyunuyor, kim çekmiş, konusu neymiş ? Sonra kafamızda işaretleriz, kendi kendimize bu filme dikkat deriz. Bir kaç dost tavsiye ediyorsa kendimizi sinema salonunda buluruz ya da bir anda listemizden çıkatırız.

İşin özü oyuncularıyla dikkatimi çekmesine ramen "Devrim arabaları" listemde olmayan filmlerden bir tanesiydi. Kendi kendime eğer vizyonda olmazsa çıkacak DVD sinden seyrederim.(Çıkacak DVD si diyorum çünki emek hırsızlığına yani korsana hayır diyen ve ona dikkat edenlerden biriyim)

Fakat fikirlerine gerçekten önem verdiğim bir dostum, kızımı da alıp Devrim Arabaları'na muhakkak gitmemi önerince dün gece kendimi Devrim Arabaları filminde buldum. İlk beş on dakikası ve bir oyuncusu dışında müziği, oyunculuğu, görüntüleri ve senaryosu ile gerçekten hoş ve güzel bir film seyrettiğimi itiraf etmeliyim.

Devrim Arabaları aslında türüne yabancı olmadığımız bir format, ama hikayesi gerçekten düşündürücü hele yanımda oturan 15 yaşında ki kızım için önemli dersler içeridiğini gördüm. 200 yakın uçak üretmiş bir ülkenin uçak fabrikası kapatıldıktan sonra, ilk arabayı yapışları.

Bize bir başarısızlık hikayesi olarak öğretilen ama gerçek başarının öyküsü. Sizi bilmem ama çocuklarımızın ve gençlerimizin muhakkak gitmesi gereken filmlerden bir tanesi, tabi yanında siz de gidebilirsiniz..