Mesajı Okuyun
Old 20-03-2013, 15:39   #2
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

Öncelikle belirtmek gerekir ki, uyuşmazlığın, TTK 22’de (6102 sayılı TTK 20’de) düzenlenen “ücret isteme hakkı” ile ilişkisi bulunmaktadır. Bu hükme göre:
Tacir olan veya olmıyan bir kimseye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacir, münasip bir ücret istiyebilir. Bundan başka, verdiği avanslar veya yaptığı masraflar için ödeme tarihinden itibaren faize de hak kazanır (6102 SY madde 20 de aynı mahiyettedir).

Öte yandan, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu (BnK)’nın 144. maddesi ise olayla bağlantılıdır; bu hükme göre: “Bakanlar Kurulu, bankaların ödünç para verme işlemleri ve mevduat kabulünde uygulanacak azamî faiz oranlarını, katılma hesaplarında kâr ve zarara katılma oranlarını, özel cari hesaplar dâhil bu maddede belirtilen işlemlerde sağlanacak diğer menfaatlerin nitelikleri ile azamî miktar ya da oranlarını tespit etmeye, bunları kısmen veya tamamen serbest bırakmaya yetkilidir. Bakanlar Kurulu, bu yetkilerini Merkez Bankasına devredebilir.” Bu hüküm bankalara, faiz dışında menfaat elde etme hakkı tanımaktadır. Olayınızda söz konusu olan tüketici kredisi olmadığından , 4077 SY’nin emredici nitelikteki özel hükümlerine tabi değildir. Yani 4077 SY, BnK’dan önce uygulanmayacaktır.
Yine, ticari kredilerde (özel hukuk ilişkilerinde) asıl olan tarafların serbestçe sözleşme yapmaları, özgür iradeleri ile sözleşmenin konusunu ve koşullarını seçmeleridir. (6098 sayılı TBK 1 ve 26).
Bu nedenle masrafların geri alınması olanaklı değildir.