Mesajı Okuyun
Old 17-11-2019, 12:53   #2
Av. Aybars Karakırık

 
Varsayılan Kesinlik reddedilen miktara göre mi kabul edilen miktara göre mi

Sayın Av.Dursun KARACA;

Aynı yargılama sınırları içinde birden fazla bağımsız davanın bulunması hali olarak nitelendirilen dava birleşmesini iki gruba ayırmak mümkündür. Bunlardan birincisi davacı veya davalı ya da hem davacı hem de davalı yanda bir taraf çokluğu olması sebebiyle doğan “sübjektif dava birleşmesi”; diğeri ise aynı yargılama sınırları içinde ve taraflardan birinin diğerine karşı birden fazla davasının bulunması halinden doğan “objektif dava birleşmesidir.”( OBJEKTİF DAVA BİRLEŞMESİ -TBB Dergisi 2015 (117) Elif AKSOY)


Maddi ve manevi tazminat taleplerinin aynı davada ileri sürülmesi durumu objektif dava birleşmesine örnek olmakla;
Temyiz sınırı bakımından da ayrı ayrı değerlendirileceğini düşünmekteyim.

Nitekim Yargıtay bir kararında;

T.C YARGITAY 21. Hukuk Dairesi Esas: 2019 / 1717 Karar: 2019 / 6336 Karar Tarihi: 21.10.2019
YARGITAY KARARI
_________________
_______________________
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi



Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

KARAR

1 – Davalı vekilinin davacı lehine takdir edilen manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararlar için kesinlik sınırının karar tarihi itibariyle 47.530,00 TL olduğu, Davacının 50.000,00 TL manevi tazminat isteminin Yerel Mahkemece 25.000,00 TL’sinin kabulüne karar verildiği, kararın davalı vekilince istinaf kanun yoluna getirilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile Yerel Mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına karar verildiği ve manevi tazminat yönünden aynı miktarda 25.000 TL manevi tazminata karar verildiği ve bu kararın davalı vekilince temyize getirildiği dikkate alındığında, davacı lehine takdir edilen manevi tazminat miktarının temyiz sınırının altında kaldığı açıktır.

O halde Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı lehine lehine takdir edilen manevi tazminat yönünden temyiz kabiliyeti olmayıp, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının H.M.K.'nun 362/1-a maddesi uyarınca KESİNLİKTEN REDDİNE karar vermek gerekmiştir.

2- Davalı vekilinin davacı lehine takdir edilen maddi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise, dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, davalı vekilinin dayandığı temyiz kapsam ve nedenlerine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün bu yöne ilişkin kısmının ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine, 21/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
*****************

Yönünde maddi ve maddi tazminatı ayrı ayrı temyiz kesinlik sınırı bakımdan incelemiştir. Bu kararda istenen toplam manevi tazminat karar tarihinde(2018) kesinlik sınırı olan
47.530,00 den fazla olsa da kabul edilen tutar bakımından değerlendirmiştir.


Yine Yargıtay başka bir kararında;

T.C YARGITAY 21. Hukuk Dairesi Esas: 2019 / 1545 Karar: 2019 / 6172 Karar Tarihi: 15.10.2019


________________________________________
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... İş Mahkemesi



Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

KARAR

1– Manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde,

Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararlar için kesinlik sınırı, karar tarihi itibariyle 47.530,00 TL’dir.

Davacı vekili, dava ve ıslah dilekçesi ile toplamda 109.488,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Mahkemece 109.488,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verildiği; ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince verilen 29/11/2018 tarihli kararda 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-1. maddesi gereğince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedildiği anlaşılmaktadır.

Bölge Adliye Mahkemesi kararını, davalı taraf temyize getirmiştir. Bu kapsamda; manevi tazminat miktarının, aleyhine hüküm verilen yönünden temyiz sınırının altında kaldığı açıktır.

O halde Bölge Adliye Mahkemesi kararının manevi tazminat yönünden temyiz kabiliyeti olmayıp, davalı vekiline ait temyiz itirazlarının 6100 sayılı HMK.'nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİNLİKTEN REDDİNE karar verilmiştir.

2- Maddi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;

Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçelere, maddi deliller ile temyiz kapsam ve nedenlerine göre ve özellikle Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmaması gözetilerek, davalı tarafın temyiz itirazlarının reddine, usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

15/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
*******************


Yönünde karar vermiş olmakla talep edilen toplam miktar olan 100.000,00 TL üzerinden değil, hatta reddedilen miktar(70.000,00) kesinlik sınırını aştığı halde reddedilen miktar bakımından da değil, kabul edilen 30.000,00 TL bakımından kesinlik sınırını değerlendirmiştir.