Mesajı Okuyun
Old 26-05-2009, 16:19   #4
Av.Şentürk DURSUN

 
Varsayılan

Sayın meslekdaşım,
Kanımca, destekten yoksunluk tazminatınızı Güvence Hesabından değil de aracın mecburi mali mesuliyet sigortacısından isteyebilirsiniz. Bu konuda bir Yargıtay kararını aşağıda dikkatinize getiriyorum. Görüleceği üzere,8/8 kusurlu olanın sigortacısı sorumlu olduğuna göre, kusursuz olanın sigortacısı evleviyetle mes'uldür.
Selamlar, başarılar...

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/9766
K. 2006/10349
T. 16.10.2006
• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( Sürücü Murisin 8/8 Oranında Kusurlu Olmasına Rağmen Tazminatın Tamamından Poliçe Limitini Geçmemek Kaydı İle ZMS Sigortacısının Sorumlu Olacağı )
• ZORUNLU MALİ MESULİYET SİGORTACISI ( Destekten Yoksun Kalma Tazminatı - Sürücü Murisin 8/8 Oranında Kusurlu Olmasına Rağmen Tazminatın Tamamından Poliçe Limitini Geçmemek Kaydı İle Sorumlu Olduğu )
• TRAFİK KAZASINDA HAYATINI KAYBEDEN SÜRÜCÜ ( 8/8 Oranında Kusurlu Olmasına Rağmen Mirasçıların İstediği Destekten Yoksun Kalma Tazminatının Tamamından ZMS Sigortacısının Sorumlu Olacağı )
• SÜRÜCÜNÜN 8/8 ORANINDA KUSURLU OLMASI ( Trafik Kazasında Hayatını Kaybeden - Mirasçıların İstediği Destekten Yoksun Kalma Tazminatının Tamamından ZMS Sigortacısının Sorumlu Olacağı )
• POLİÇE LİMİTİNİ GEÇMEMEK KAYDIYLA SORUMLULUK ( ZMS Sigortacısının - Sürücü Murisin 8/8 Oranında Kusurlu Olmasına Rağmen Destekten Yoksun Kalma Tazminatının Tamamından )
2918/m. 85/1, 86/2, 91/1, 92
818/m. 44
ÖZET : Dava, trafik kazasında hayatını kaybeden sürücünün mirasçıları tarafından hak sahibi sıfatıyla, olay sırasında murisin yönetiminde olan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısına karşı açılan, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olup, uyuşmazlık murisin meydana gelen trafik kazası neticesinde ölümü sonucu onun desteğinden yoksun kalanların, aracın işleteni dolayısıyla onun hukuki sorumluluğunu üzerine alan davalı sigortacıdan tazminat isteyip isteyemeyecekleri noktasında toplanmaktadır.

Bu ilkeler ışığında somut olay incelendiğinde, sürücü murisin olayda 8/8 oranında kusurlu olduğu belirlendiğine göre, davacılar yararına hesaplanacak destek tazminatının tamamından, poliçe limitini geçmemek kaydı ile, işleten dolayısı ile sorumluluk üstlenen davalı ZMS sigortacısı da sorumlu olacaktır.

Bu durum karşısında mahkemece, davacılar yararına destek tazminatı hesabı yapılması ve poliçe limiti olan 40.000.000.000 TL.'nı aşmamak kaydı ile davalı sigortacının sorumluluğuna hükmedilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 04.05.2005 tarih ve 2004/52-2005/211 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ata Durak tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi Tahir'in sürücüsü, davalı şirketin sorumlu trafik sigortacısı bulunduğu aracın yol kenarındaki taşlara çarpması sonucu meydana gelen trafik kazası nedeniyle müvekkillerinin destekten yoksun kaldıklarını ileri sürerek, poliçe teminat limiti olan ( 40.000.000.000 ) TL'nın temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, somut uyuşmazlıkta tazminata hükmedilirken araç sürücüsünün kusuru oranında indirim yapılması gerektiği, davacıların murisinin tamamen kusurlu olması nedeniyle de ödenmesi gereken bir tazminat bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, zorunlu trafik sigortacısının sorumluluğunu sınırlayan 2918 Sayılı KTK'nun 92. maddesinde araç sürücüsünün bu kapsam dışında kalacağına ilişkin her hangi bir hüküm bulunmadığı, ancak BK'nun 44. maddesinde düzenlenen genel ilkenin bir tekrarı niteliğindeki KTK'nun 86/2. maddesi uyarınca işletenin zarar görenin birlikte kusurunu ileri sürebileceği durumlarda, onun bu sorumluluğunu zarar görene karşı yükümlenen sigortacının da ileri sürmesinin her zaman için mümkün olduğu, davacıların murisinin de trafik kazasında %100 oranında kusurlu bulunduğu dikkate alındığında davacı mirasçılara ödenmesi gereken her hangi bir tazminatın da olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.

Dava, trafik kazasında hayatını kaybeden sürücünün mirasçıları tarafından hak sahibi sıfatıyla, olay sırasında murisin yönetiminde olan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısına karşı açılan, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olup, uyuşmazlık murisin meydana gelen trafik kazası neticesinde ölümü sonucu onun desteğinden yoksun kalanların, aracın işleteni dolayısıyla onun hukuki sorumluluğunu üzerine alan davalı sigortacıdan tazminat isteyip isteyemeyecekleri noktasında toplanmaktadır.

Yukarıda da belirtildiği üzere, zorunlu trafik sigortasında sigortacı, işletenin 2918 sayılı KTK.'nun 85/1. maddesi hükmünde yazılı hukuki sorumluluğunu, aynı Yasa'nın 91/1. maddesi uyarınca üstlenmiş olup, gerek 85/1. maddesi hükmü, gerekse Zorunlu Trafik Sigortası Poliçesi Genel Şartları'nın 1. maddesi hükmü, ölüm veya cismani zararlar yanında ancak bir şeyin zarara uğraması halinin teminat kapsamında olduğunu öngörmüştür. Aynı Kanun'un 92/b ve poliçe genel şartlarının 92/3-c bendi hükümlerinde işletenin, eşinin, usul ve fürunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürülebilecekleri taleplerin teminat dışı olduğu da hüküm altına alınmıştır.Bu hüküm, ZMSS'nın asıl amacının üçüncü kişilere verilecek zararların güvence altına alınması ilkesinin bir tekrarı niteliğindedir. Ancak, anılan maddede bedeni zararlardan söz edilmemiş, sadece mal zararlarının güvence dışı olduğu hükme bağlanmış bulunmaktadır. Doktrinde, bu düzenleme nedeniyle, işletenin yasada sayılan yakınlarının uğramış oldukları bedensel zararların ZMSS. güvencesi içinde kaldığı kabul edilmektedir. ( Bkz.Dr.S.Arkan, Sigorta Hukuk Dergisi,C.1,sayı 3-4, Sh.260;Ç.Aşçıoğlu, Trafik Kazalarında Hukuki Sorumluluk ve Tazminat Davaları, Ank. 1989, sh. 86 vd.;Işıl Ulaş,Uygulamalı Sigorta Hukuku,Mal ve Sorumluluk Sigortaları, 3.Bası, Ankara,Ekim 2002, sh.669 )Dairemiz'in 16.2.1990 tarih ve 825-963 sayılı ilamı da bu yöndedir.

Bu sonuçların, işleten sıfatı olmayan sürücünün aynı derecedeki yakınları için de geçerli olduğunun kabulü gerekir. Zira, sigortacının bu kapsamdaki sorumluluğunu sınırlayan aynı Yasa'nın 92. maddesinde, araç sürücüsünün aynı derecedeki yakınlarının bu kapsamın dışında kaldığına ilişkin bir hüküm bulunmadığı gibi, sigorta poliçesi genel şartlarında da bu yolda bir sınırlama getirilmemiştir. O halde sürücünün aynı derecedeki yakınlarının da, murislerinin ölümü nedeniyle, zorunlu trafik sigortacısından, bedensel zararlar kapsamındaki destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olarak istemde bulunabilecekleri ilke olarak benimsenmelidir. Esasen, doktrinde de sürücü ve yardımcılarının işletene karşı tazminat isteminde bulunabilecekleri, dolayısıyla onun sigortacısının da sorumlu olması gerektiği kabul edilmektedir. ( Bkz.Dr.S.Arkan, Sigorta Hukuk Dergisi,C.1,sayı 3-4, Sh.268; Ç.Aşçıoğlu, Trafik Kazalarında Hukuki Sorumluluk ve Tazminat Davaları, Ank. 1989, sh. 86 vd. ).

İşletenin ve sürücünün aynı derecedeki yakınları trafik sigortacı karşısında, bedensel zararlar bakımından üçüncü kişi durumunda olduklarına göre, sürücü murisin kusuru ile işletenin varsa ayrıca oluşan kusuru toplamı kadar hukuki sorumluluk üstlenen trafik sigortacısından, bu toplam kusur oranına isabet eden destek tazminat miktarı kadar, ve poliçe limitini geçmemek kaydı ile talepte bulunulabileceğinin kabulü gerekir. Zira, işleten ve sürücü yakınlarının murisin ölümünden doğan zararlarına ilişkin istemleri, üçüncü kişi olmaları nedeniyle, miras hukuku ilişkisinden bağımsız istemler olup, sigorta hukuku ilkeleri çerçevesinde ele alınması gerekeceğinden, murisin kusuru oranından yararlanmamaları gerektiği artık söylenemeyecektir. Bir başka deyişle, muris sürücünün kazadaki kusur oranı ile bu kusurun dışında kalan işletenin ayrıca oluşabilen varsa kusur oranının belirlenmesi, olaya neden olan başka bir davalı ya da dava dışı bir başka araç varsa, müteselsilen tahsil isteminin de varlığı halinde, bunların kusurunun toplanması, poliçe limiti aşılmadan tahsile karar verilmesi gerekecektir.

Bu ilkeler ışığında somut olay incelendiğinde, sürücü murisin olayda 8/8 oranında kusurlu olduğu belirlendiğine göre, davacılar yararına hesaplanacak destek tazminatının tamamından, poliçe limitini geçmemek kaydı ile, işleten dolayısı ile sorumluluk üstlenen davalı sigortacı da sorumlu olacaktır.

Bu durum karşısında mahkemece, davacılar yararına destek tazminatı hesabı yapılması ve poliçe limiti olan 40.000.000.000 TL.'nı aşmamak kaydı ile davalı sigortacının sorumluluğuna hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 16.10.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.