Mesajı Okuyun
Old 27-04-2017, 14:05   #4
agokce

 
Varsayılan

8.HUKUK DAİRESİ'NDEN GÜNCEL 2 ADET KARAR;


T.C YARGITAY 8.Hukuk Dairesi Esas: 2016 / 2852 Karar: 2016 / 8655 Karar Tarihi: 11.05.2016

''ÖZET: Alacaklılar tek vekille birlikte takip başlatmış olup, takipte talep edilen miktarın ödenmesi ile borçlu borcundan kurtulacağından hangi alacaklıya ne kadar ödeme yapılacağı, tahsilden sonra alacaklıların iç ilişkisi olup, sonuca etkili olmayacağı icra emrinde hesap numarasının bildirilmemesinin sonradan ikmali mümkün bir eksiklik olup icra emrinin iptalini gerektirmeyeceği düşünülerek bu yönlerden şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesi doğru değildir.
(2004 S. K. m. 16)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı ve davalılar taraflarından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Borçlu vekili, takibe konu ilamın kişilik haklarına ilişkin olduğunu, kesinleşmeden takibe konulamayacağını, ilamın icra emrine eklenmediğini, icra emrinde banka hesap bilgilerinin ve hangi alacaklıya ne kadar ödeme yapılacağı hususlarının belirtilmediğini, bu nedenlerle icra takibinin ve icra emrinin iptalini istemiştir.

Mahkemece, dayanak ilamın şahsın hukukuna ilişkin olmadığı için kesinleşmesi gerekmediği gibi dayanak ilamın icra emrinin ekinde bulunmasının zorunlu olmadığı, ancak icra emrinde banka hesap bilgilerinin bulunmadığı ve takip alacaklılarına ödenecek miktarlar açıkça belirtilmediğinden icra emrinin iptaline karar verilmiş, hüküm borçlu ve alacaklılar vekillerince temyiz edilmiştir.

1-Borçlu vekilinin temyiz itirazları yönünden; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin reddine,

2-Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; alacaklılar tek vekille birlikte takip başlatmış olup, takipte talep edilen miktarın ödenmesi ile borçlu borcundan kurtulacağından hangi alacaklıya ne kadar ödeme yapılacağı, tahsilden sonra alacaklıların iç ilişkisi olup, sonuca etkili olmayacağı icra emrinde hesap numarasının bildirilmemesinin sonradan ikmali mümkün bir eksiklik olup icra emrinin iptalini gerektirmeyeceği düşünülerek bu yönlerden de şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesi doğru değildir.

Sonuç: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle borçlu vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte yazılı nedenlerle alacaklılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 29,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara, 27,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 11.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)''


T.C YARGITAY 8.Hukuk Dairesi Esas: 2016 / 2857 Karar: 2016 / 8659 Karar Tarihi: 11.05.2016

''ÖZET: Alacaklılar tek vekille birlikte takip başlatmış olup, takipte talep edilen miktarın ödenmesi ile borçlu borcundan kurtulacağından, hangi alacaklıya ne kadar ödeme yapılacağı tahsilden sonra alacaklıların iç ilişkisi olup, sonuca etkili olmayacağı, icra emrinde hesap numarasının bildirilmemesinin de sonradan ikmali mümkün bir eksiklik olup icra emrinin iptalini gerektirmeyeceği düşünülerek bu yönlerden de şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesi doğru değildir.
(1086 S. K. m. 428)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Borçlu vekili, takibe konu ilamın kişilik haklarına ilişkin olduğunu, kesinleşmeden takibe konulamayacağını, ayrıca icra emrinin ekinde takibe konu ilam bulunmadığı gibi icra emrinde banka hesap bilgilerinin ve hangi alacaklıya ne kadar ödeme yapılacağı hususlarının açık olmadığını belirterek, icra takibinin ve icra emrinin iptalini istemiştir.

Mahkemece, dayanak ilamın şahsın hukukuna ilişkin olmadığı, bu nedenle infazı için kesinleşmesinin gerekmediği ilamın icra emrinin ekinde bulunmasının da zorunlu olmadığı, ancak icra emrinde banka hesap bilgilerinin bulunmadığı ve takip alacaklılarına ödenecek miktarlar açıkça belirtilmediğinden icra emrinin iptaline karar verilmiş, hüküm borçlu ve alacaklılar vekillerince temyiz edilmiştir.

1-Borçlu vekilinin temyiz itirazları yönünden; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin reddine,

2-Alacaklılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; alacaklılar tek vekille birlikte takip başlatmış olup, takipte talep edilen miktarın ödenmesi ile borçlu borcundan kurtulacağından, hangi alacaklıya ne kadar ödeme yapılacağı tahsilden sonra alacaklıların iç ilişkisi olup, sonuca etkili olmayacağı, icra emrinde hesap numarasının bildirilmemesinin de sonradan ikmali mümkün bir eksiklik olup icra emrinin iptalini gerektirmeyeceği düşünülerek bu yönlerden de şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesi doğru değildir.

Sonuç: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle borçlu vekilinin temyiz itirazlarının reddine (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle alacaklılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 27,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 11.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)''