Mesajı Okuyun
Old 17-07-2007, 18:30   #17
Gülsün A. Aygörmez

 
Varsayılan Ne olasi kast ne de bilincli taksir vardir!!!

Degerli Meslektaslarim,

bu ilginc olayda, hukuki inceleme, öncelikli olarak kasten yaralama sucu acisindan yapilmalidir.
A’nin B’nin bilegini derince kesmesinde “kasten yaralama” sucu TCK madde 86 acisindan degerlendirme:

Bu sucun olusmasi icin, öncelikli olarak, yaralama sucunun tipiklik unsurlari olusmali, bunun icin A’nin B’nin bilegini kesmesi hareketi, B’nin vücuduna acı meydana gelmesi veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasi neticesinde, nedensel olmalidir. B’nin bilegi kesilmesiydi, vücudunda aci meydana gelmeyeceginden, yaralama neticesi acisinda, bilek kesme eylemi nedenseldir.
Bu durumda sucun maddi tipiklik unsuru olusmaktadir. Ancak, kasten yaralama sucu icin failinin manevi unsur acisindan, kastla, bu suc bakimindan da en az olasi kastla hareket etmis olmasi gerekir.
Kast, bir kisinin, hareketini ve hareketinin hukuka aykiriligini bilerek ve isteyerek gerceklestirmesidir.
Kisinin, eylemi ve sonuclarini bilerek ve istiyerek hareket ettigi durumlarda, direk kast vardir.
Kisinin, hareketini ve hareketin neticelerini bilmesi (en azindan öngörmesi) ancak, neticenin gerceklesmesine katlanmasi (neticenin gerceklesmesini istemesi mutlaka gerekli degildir) durumunda, olasi kast vardir.
A, B’nin bilegini bicakla keserken, onun vücut bütünlügünü eylememiyle bozacagini bilmekte ve bu neticeyi istemektedir (saikinin onun canini gercekten acitmak olmasinin ya da kan kardesi olmasinin burda herhangi bir önemi yoktur).
Burda, A’nin neticeye katlanmasi gibi bir durum söz konusu degildir. A, hareketini yaparken, yani bicakla B’nin cildini keserken, cildin kesilmesinin, A’nin caninin acimasina , onun vücut bütünlügünün bozulmasina sebep olacagini bilmektedir (öngörme söz konusu degil). Herkes bilir ki, bicakla bir insanin cildinin kesilmesi, kisinin vucut bütünlügünü ihlal edecektir bu kesin bir sonuctur, bunun gerceklesmeyecegini bilmemek mümkün degildir. Bu nedenle burda neticenin gerceklesecegini öngörerek (kesinlikten cok olasilik) buna katlanma söz konusu olmamaktadir.
A, neticenin gerceklesmesi icin, direk kastla hareket etmistir.
Buraya kadarki incelemeler, kasten yaralama sucunun kanuni unsurlarini (maddi ve manevi tipiklik unsurlari) meydana geldigini göstermektedir.
Ancak, bu hukuka aykirilik bir hukuka uygunluk sebebinin varligiyla hukuka uygun hale gelebilir.
Olayda, hukuka uygunluk sebeplerinden “riza” kurumunun (TCK Madde 26) incelenmesi gerekir.
Rıza, rıza ehliyeti bulunan kişinin, kendi istek ve iradesine uygun olarak, üzerinde yararlanma veya kullanabilme yetkisinin yer aldığı bir hakkına yönelik olarak yapmış olduğu, yazılı veya sözlü irade açıklamasıdır.
A önce kendi bilegini derince kesmis, B bunu görmüs, kan kardesi olmak istedigi arkadasina bilegini kendisi rizasiyla uzatmistir (olayda rizaya iliskin tüm sartlar olusugundan burda anilmamaktadir). Dolayisiyla bileginin derince kesilmesi icin kendisi riza göstermistir (A kendi bilegini de derince kestiginden, B’nin bilegini derince kesmesi sebebiyle hukuka uygunluk sebeplerinde sinirin asilmasi iddiasi burda yapilamaz).
Olayda hukuka uygunluk sebeplerinden, rizanin sartlari olustugu icin, A’nin eylemi hukuka uygun hale gelmektedir.
Olayda alkol, failin rizasiyla alindigi icin, alkole iliskin bir sorun yoktur.

Saygilarimla
Gülsün Ayhan Aygörmez