Mesajı Okuyun
Old 09-10-2007, 12:52   #5
halit pamuk

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1985/13-114
K. 1986/591
T. 28.5.1986
• ALACAK DAVASI ( Kesin Hüküm İle Derdestlik Arasında Fark Olmaması )
• HER İKİ DAVANIN AYNI SAYILMASI ( Kesin Hüküm İle Derdestlik Arasında Fark Olmaması )
• KESİN HÜKÜM İLE DERDESTLİK ARASINDA FARK OLMAMASI ( Her İki Davanın Aynı Sayılması İçin )
• İKİ DAVANIN TARAFLARININ AYNI OLMASI ( Her İki Davada da Aynı Sıfatı Davalı veya Davacının Taşımalarının Gerekmemesi )
• DAVA SEBEBİ ( Davanın Dayanağını Oluşturan Nedenler )
1086/m.187,194,237
ÖZET : Her iki davanın aynı sayılması için, gerekli şartlar bakımından kesin hüküm ile derdestlik arasında fark yoktur. İki davanın taraflarının aynı olması için, her iki davada da aynı sıfatı davacı veya davalının taşımaları gerekmez. Dava sebebinden maksat, hukuki sebepler değil davanın dayanağını teşkil eden olaylardır.

DAVA : Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bursa Asliye 5. Hukuk mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 22.9.1983 gün ve 104-508 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 10.2.1984 gün ve 8992-966 sayılı ilamı: ( ...Bir davada derdestlik ilk itirazı ile; açılmış olan bir davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açılmış olup da görülmekte derdest olduğu idiasının ileri sürülmesidir. Derdestllik itirazının kabul edilebilmesi için varlığı gerekli üç koşul birlikte aranır.

Bunlar: 1 - Bu davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açılmış olması; 2 - Davanın görülmekte ( derdest ) olması; 3 - Daha önce açılmış ve görülmekte olan o dava ile ikinci davanın yani bu davanın aynı olması koşullarıdır.

Her iki davanın aynı sayılması için gerekli şartlar bakımından maddi anlamda kesin hüküm ile derdestlik arasında hiç bir fark yoktur. Ne varki, kesin hüküm itirazında aynı davanın daha önce kesin olarak karara bağlandığı ileri sürüldüğü halde; derdestlik itirazında aynı davanın görülmekte olduğu iddia edilir. O nedenle bu dava ile görülmekte olan başka bir davanın aynı dava olduğunu söyleyebilmek için; maddi anlamda kesin hükümdeki gibi; her iki davanın taraflarının, konusunun, müddeabihlerinin ve dava sebeplerinin aynı olması gerekir. İki davanın taraflarının aynı olması için tarafların her iki davada da aynı sıfatla davacı veya davalı sıfatiyle hareket etmiş olmaları gerekmez. Derdestlik itirazında dava sebebinden maksat da hukuki sebepler değil davanın dayanağını teşkil eden vakıslardır. Böylece derdestlik itirazında her iki davanın taraflarının, konusunun ve dava sebeplerinin aynı olduğu kanısına varılırsa bu ikinci davanın açılmamış sayılmasına karar verilmelidir ( H.U.M.K.nun 187/4 ve 194 maddeleri )

Maddi olayımızda ise işbu dava ile daha önce aynı mahkemenin 1982/613 esasında kayıtlı davanın tarafları, konusu ve sebepleri aynıdır. Şöyle ki; davacısı 1335 sayılı Kızıklar Tarım Kredi Kooperatifi davalısı, Sait Özer, konusu aynı yer teslimine yani maddi olgulara dayanmakta olup talep edilen miktar da aynıdır. Öyleyse davalının derdestlik ilk itirazının kabulü ile işbu davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken anılan ilk itirazın reddiyle istemin aynen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır... gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle her iki davanın aynı kooperatif tüzel kişiliği adına açılmış olduğu hususu dava dilekçelerinin mahiyetlerinden açıkça anlaşılmakta olduğuna göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü, ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA 28.5.1986 gününde oybirliği ile karar verildi