Mesajı Okuyun
Old 13-03-2015, 20:41   #2
irem885

 
Varsayılan

Kısmı dava malumunuz üzere ancak belirli hallerde açılabiliyor artık. Kısmi dava açmanıza olanak tanıyan bir belirsizlik var ise dava dilekçenizde mutlaka belirsiz alacak davasıdır ifadesine ye vermekte fayda var. Yahut davanın niteliği itibariyle alacağın belirsizliği zaten ortada ise fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğunu ifade etmiş olmak gerekir. Bu ifadeler yok ise o vakit hakim haklı olarak ıslah talebinizi kabul etmeyecektir. Bu ihtimal gerçekleşse bile eğer zamanaşımı vs söz konusu değilse kalan alacaklarınız yönünden ayrı bir dava açarak alacağınızı tahsil etmeyi deneyebilirsiniz. Örneğin raporda 5000 TL alacaklısınız. Siz davayı 1000 TL tutarlı açtınız. Belirsiz alacak olduğundan söz etmediniz. Fazlaya ilişkin haklarınızı saklı tutmadınız. ıslah talebiniz reddolundu. O vakit kalan 4000 TL için ayrı bir dava açmak yolunu deneyebilirsiniz diye düşünüyorum. tamamen şahsi fikrim. Hiç başıma gelmedi.
Gelelim ikinci ihtimale, davamız bu ihtimalde belirsiz alacak niteliğinde değil. Olsun ben alacak miktarın belli olsa bile her zaman fazlaya ilişkin haklarım saklıdır vs yazıyorum. Örneğin müvekkil davalıdan 5000 tl alacaklı. biz alacağın bedelini net olarak biliyoruz. Bu davayı kısmi olarak açmak şansımız zaten yok. 5000 tl üzerinden dava ikame edeceğiz.Ancak bazen alacak miktarını tespit edemediğimiz haller de oluyor. Bu durumlarda alacak miktarının artırılmasının önünde de bir engel olmayacağını düşünüyorum. Ancak alacaklının bilmesi lazım gelen bir alacak kaleminden söz ediyor isek taleple bağlı kalınacağını düşünüyorum. Yine de hakkınız zayi olmaz. Birinci ihtimaldeki gibi zamanaşımı vs yok ise ikinci bir davaya konu edin. Bilirkişi raporunu da delil olarak ibraz edin.