Mesajı Okuyun
Old 15-04-2007, 16:20   #21
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
13.Hukuk Dairesi
Esas: 2002/12483
Karar: 2003/1925
Karar Tarihi: 26.02.2003
ÖZET : BK.nun 254. maddesi gereği satımla birlikte kira sözleşmesinin bütün şartlarıyla birlikte davacıya geçtiğinin kabulü gerekir. Diğer bir deyişle davacı, kiralananı davalıdan satın almakla, satın aldığı mecurla birlikte bütün hak ve yükümlülüklerde devredilmiş olur. Yeni malik satıcının halefi olarak eski malikin kiracıdan talebe hakkı olduğu bütün hakları kiracıdan talep edebileceği gibi kiracıya karşı da sözleşme ve yasadan doğan tüm yükümlülüklerini yerine getirmelidir. Depozitonun elektrik, su, doğalgaz, ortak giderler ve hor kullanmaya karşı teminat olarak alınır. Davalı satıcı, mecurun satış tarihine kadar depozitonun teminat olarak verildiği konularda kiracıdan talep edebileceği bir hak ve alacağı olduğunu, bu hak ve alacakları için teminatı yedinde tutmak hakkı olduğunu kanıtlamadığı gibi bu yönde bir savunması da yoktur. Bu durumda davalının depozitoyu elinde tutmasının yasal dayanağı kalmadığından yeni malik olarak kiralayan sıfatını kazanan davacıya devretmesi gerekir. Davacı icra takibinde % 15 oranında faiz talep etmiş, davalı bu faiz oranına itirazda bulunmuştur. 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince davacı sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde yabancı para borcunun faizinde Devlet Bakanlarının o yabancı para ile açılmış bir yıla vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranında faiz isteyebilir. Mahkemece bu konuda gerekli araştırma ve inceleme yapılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
(818 S. K. m. 254)
Dava: Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
Karar: Davacı, davalı ile dava dışı Mustafa T. arasında yapılan 1.8.2000 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin 7. maddesi gereğince kiracının mecura verilecek hasar ile elektrik, su, doğalgaz ve ortak giderlerin teminatı olarak 3000 ABD doları depozitonun davalıya verildiğini, mecuru 17.7.2001 tarihinde davalıdan satın aldığını, kiracıya karşı doğan hak ve borçlardan dolayı davalı satıcının halefi olduğunu, kiracıdan alınan 3000 ABD doları depozitonun tahsili için yaptığı icra takibine itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile % 40 tazminatın tahsilini istemiştir.
Davalı, davacının ihtarname çekmeden doğrudan icra takibi yaparak kötüniyetli davrandığını, depozitonun davacı tarafça istenemeyeceğini faiz ve inkar tazminatı taleplerinin yasal dayanağı olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, mecurun davacıya satışına ilişkin akit tablosunda kiracı ile yapılan sözleşmeden doğan alacak ve borçların davacıya devredildiğine dair bir hüküm olmadığı depozitoyu isteme hakkının kiracıya ait olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Davalı, satıcı ile dava dışı Mustafa T. arasında yapılan 1.8.2000 tarihli kira sözleşmesi gereği, kiracının mecura vereceği zararlar ile elektrik, su, doğalgaz ve ortak giderlerinin teminatı olarak kiralayana ( davalıya ) 3000 ABD doları depozito verdiği, mecurun 17.7.2001 tarihinde davacıya satıldığı, kira sözleşmesinin halen yürürlükte olduğu konusunda uyuşmazlık yoktur.
BK.nun 254. maddesi gereği satımla birlikte kira sözleşmesinin bütün şartlarıyla birlikte davacıya geçtiğinin kabulü gerekir. Diğer bir deyişle davacı, kiralananı davalıdan satın almakla, satın aldığı mecurla birlikte bütün hak ve yükümlülüklerde devredilmiş olur. Yeni malik satıcının halefi olarak eski malikin kiracıdan talebe hakkı olduğu bütün hakları kiracıdan talep edebileceği gibi kiracıya karşı da sözleşme ve yasadan doğan tüm yükümlülüklerini yerine getirmelidir. Depozitonun elektrik, su, doğalgaz, ortak giderler ve hor kullanmaya karşı teminat olarak alındığı az yukarıda açıklanmıştır. Davalı satıcı, mecurun satış tarihine kadar depozitonun teminat olarak verildiği konularda kiracıdan talep edebileceği bir hak ve alacağı olduğunu, bu hak ve alacakları için teminatı yedinde tutmak hakkı olduğunu kanıtlamadığı gibi bu yönde bir savunması da yoktur. Bu durumda davalının depozitoyu elinde tutmasının yasal dayanağı kalmadığından yeni malik olarak kiralayan sıfatını kazanan davacıya devretmesi gerekir. Davacı icra takibinde % 15 oranında faiz talep etmiş, davalı bu faiz oranına itirazda bulunmuştur. 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince davacı sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde yabancı para borcunun faizinde Devlet Bakanlarının o yabancı para ile açılmış bir yıla vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranında faiz isteyebilir. Mahkemece bu konuda gerekli araştırma ve inceleme yapılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.2.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************