Mesajı Okuyun
Old 18-05-2007, 13:03   #20
avenginakbaba

 
Varsayılan

bu başlığı ilk kez gördüm ve anlatıp rahatlamak istedim...
yoksa tahrikmiş falan bunlar bana göre değil

benimkinin yanında sizinkiler sanırım basit kalıyor.
staj yapmadan kendi ofisini açma cesareti göstermiş bir avukat olmamın gururunu yaşadığım günlerin ilkiydi.
eşt dost tavsiyesi ile gelmiş bir müvekkilin davası...
müvekkil de garibanın hası (dikalası).. iş yerinde çalıştığı patronuna sentten dolayı kefil olmuş. "ya saçı ya sakalı" demişler bizim garibana binmişler almışlar parayı...
patronundan sökemeyince meblağı işten ayrılmış. tabi borcu öedemek için de, ayaklarını yerden kessin diye aldığı doğan arabasını satmış...

eee, geldi bize. ilk davalarımızdan biri sayılır. açtık davayı, asıl borçluya. senedi koyduk ortaya ikinci duruşma olacak. yada üçüncü. karşı taraf geldi. hem de vekilsiz. şahjidim var dedi.
hakim bey döndü bana. "tanık dinletmesini kabul ediyormususnuz avukat bey." "evet" salonda derin bir sesszilik. dinleyici meslektaşlar tarafına dönemiyorum. yaptığım hatanın farkındayım. acemiyim ya lafımdan da dönemiyorum.
dinlendiş tanık. reddildi dava. ben boynu vurulmuş bir padişah kardeşi gibi o övünerek açtığım büroma döndüm.
bu meseleyi, her ne kadar bazı meslektaşlar biliyor olsada, üç yıl kendimden bile saklamayı başardım.

sonra nasıl cesaret buldum bilmiyorum.
bir arkadaş toplantısında anlattım. ve yüreğimdeki o utanç biraz olsun azaldı... sonra onlarında benzer hatalar yaptığını öğrendim. mesela bir meslektaşımıza "tanık dinletilmesini kabul ediyor mususnuz" diye sorunca hakim. bizim meslektaş "beyanda bulunalım, efendim" demiş. ve hakimde beyanda bulunulması için süre vermiş."


müvekkile ne mi dedim?
"karşı taraf tanık dinletti. davayı kaybettik," dedim.
o da "allahından bulsun" dedi
bende boş verin beddua etmeyin, çay içer misisniz bir bardak daha."
"evet"
"... hanım, .... bey'e bir çay, bana da soğuk bir su lütfen!"


............................

bir daha anlatayım da iyice rezil olayım bari...

sabah mübaşire telefon ettim.
"ne zaman gelirsen gel, ozaman alırız avukat bey" dedi.
ben şehir dışına gidip geldim. öğle sonu saat 3 gibi adliyedeyim.
duruşmalar bitmiş. hakim karara çıkan dosyaların kararını yazdırıyor. üç beş tanede tarafları gelmediği için bekleyen dosya var. öyle telaşlı girdim ki salona hakim irkildi. sonrası.. mübaşirle dosyayı arıyoruz bulamıyoruz.

sonra mübaşir kaleme gitti, getirdi dosyayı.
aaa, dosyada müdafii gözükmüyorum.
hay allah.
büro dosyamı çıkardım ki, duruşma defterine x mahkeme yazacağıma, y mahkemesi yazmışım...

tabi dava müdaafi gelmediğinden dolayı, duruşma günü verilerek ertelenmiş...

ehh benden bu kadarcık...