Mesajı Okuyun
Old 27-12-2012, 20:25   #4
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Iustitia
Sayın Gemici yanıtınız için öncelikle teşekkürler. Yurt dışı tabirini kullanmamın herhangi hukuki bir mahzuru yok haklısınız ama yazmamamın başka bir nedeni vardı
Evet "o yer" den kastım Almanya ve banka GmbH olarak faaliyet gösteriyor. Bu çerçevede görüşlerinizi iletirseniz sevinirim.

Sayın Iustitia,
GmbH olarak faaliyet gösteren bankamızın adını ben de vermiyorum! Batık bir bankayı satın alan bu GmbH tamamen Alman yasalarına göre faaliyet gösteriyor, belirli durumlarda Türkiye'deki ana şirket üzerinden Türkiyedeki alacaklarını tahsil etmesine rağmen.

Benim düşünceme göre bu banka Alman yasalarına göre faaliyette bulunduğu için, iflas konusunda da Alman hukukuna bağlıdır.

Müvekkiliniz tacir olarak mı, yoksa özel şahıs olarak mı iflas etti bilemiyeceğim. Çalıştırdığı bir şirketi var idiyse ve bu şirket iflas etti ise, şahsın borçları iflas neticesinde tasfiye edilmez. Kişinin ayrıca kişi olarak iflas etmesi gerekir.

İflas eden kişi tüm alacaklarını iflas masasına bildirmek zorundadır. Kişi alacaklısını iflas masasına bildirdikten sonra, söz konusu alacaklı iflas alacaklısı olur, bu alacaklı ayrıca alacağını masaya bildirmek zorundadır. Belirtilen süre içinde bildirilen tüm alacaklar deftere işlenir. Alacağını masaya bildirmeyen alacaklı sonradan gelip benim de alacağım vardı iddiasında bulunamaz. Bu alacaklı süre geçtikten sonra hiçbir hak iddia edemez.

Alacaklının alacağını masaya bildirip bildirmemesine bakılmaksızın iflas işleminin sona ermesi ile boçlu, masaya bildirilien ve bildirilmeyen tüm borçlarından kurtulmuş olur.

İflas işlemlerine sadece kişinin işlem süresi boyunca ve önceden var olan geliri ve malvarlığı konu olur. İflastan sonrad edindiği mal ve elde ettiği gelir iflas dışıdır ve kişiye kalır.

Sonuç:
1. Düzenli bir iflas işlemi yürütüldü ise müvekkiliniz bankanın alacağı dahil tüm borçlarından kurtulmuştur. Ayrı bir konu olan Türkiye'deki borçları kast etmiyorum. Bu alacaklar/borçlar konusunda Alman iflas mahkemesi kararının tanıması ve tenfizi kuralları geçerlidir. Ayrı konu.
2. Bankanın alacağı iflasa dahil olduğu için ortadan kalkmıştır. Var olmayan bir alacaktan dolayı Türkiyede icra takibi yapılmasının hukuki bir dayanağı yoktur.
3. Var olmayan bir alacağın devredilmesi olamıyacağından, banka sözde alacağını Türkiye'deki ana şirkete devredemez.
4. İflas işlemleri başlatılmdan önce kişinin üzerine kayıtlı mal var idiyse ve kişi bu malı iflas masasına bildirmedi ise durum değişir elbette. Çünkü ortada bir iflas suçu vardır.

Saygılarımla