Mesajı Okuyun
Old 16-04-2010, 09:54   #11
Atahun

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Eşimin önerisi daha güzel: Herkese doğuştan hukuk diploması ve avukatlık ruhsatı verilsin!
Kural şöyle olabilir mesela: "Avukatlık sıfatı tam ve sağ doğumla başlar."
Anayasa'ya da "Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti ve hukukçu cennetidir." yazarız, güzel olur.

O da olamaz. Çünkü, Anayasamızın eşitlik ilkesine aykırı.

Şaka bir yana; Sayın ratiolegis27 güzel bir noktaya temas etmiş. Ben de bu düşünceye katılıyorum. Özel ve vakıf üniversitelerine öğrenci alınırken vasıf aranıyor mu? Hayır... Ödeme gücü yeterliyse ve azçok LYS' de de bir puan aldıysa vasıflı olmasına gerek yok. Öyle veya böyle mezun oluyor. Bundan sonraki aşama da, kişinin kendi bilgi, birikim ve becerisine kalmış.

Açık öğretim fakültesi yıllardır iktisat, işletme, kamu yönetimi başta olmak üzere çeşitli dallarda mezun veriyor. Bu konuda toplumun hiç bir kesiminde ciddi bir tepki oluşmadı. Tan tersi çoğu insan bunu bir basamak olarak kullandı. Yakında buna bir de "hukuk" dalı eklenirse hiç şaşmayın.

Diğer taraftan; şahsi fikrim, hukuk fakültelerinin sınırlı sayıda tutulmasının eğitim kalitesini yükselteceği fikrine katılmıyorum. Önemli olan sayının azlığı veya çokluğu değil, verilen eğitimin kalitesidir. Bu gün hangi üniversiteler ihityaca göre mezun veriyor ki? Heryıl binlerce öğretmen, mühendis, ilahiyat, iktisat, işletme mezununun kaçı kendi dallarında iş imkanı buluyor? ODTÜ mezunu bir bayanın açık olan sekterlik pozisyonu için iş başurusu yaptığına gözlerimle şahit oldum. O an ki duygularımı buraya yazmaya utanıyorum.

Dolayısıyla, sorun genel. Öyle inanıyorum ki böyle giderse daha da vahim olacak. Şu an ki eğitim politikası, "mezun olana kadar meşgul et" politikası... Sonrası zaten malüm.