Mesajı Okuyun
Old 12-01-2008, 01:56   #5
sone1907

 
Varsayılan

Sınav olup olmaması bu kadar dert olmamalı. Hakimlik ve savcılık da sadece sınav ve mülakat sonucu yapılabiliyor. Ama sınav kazanıp vasıfsız olabilen hakim ve savcılar da mevcuttur. Hukuk nosyonu kişinin kendisiyle alakalıdır bence. Sınav kazanamayan bir kimse de pekala iyi bir hukuk bilgisine sahip olabilir.. Açıkçası bu konuda çok şey yazılıp çizilebilir.. Bu kadar büyük bir sorun gibi görmek bunu, görmemektir kısaca..
Nedir yani? Yıllarca ÖSS sistemi yanlış diye haykırmadık mı öğrenciyken??? Evet haykırdık!! Ama haykırırken ne yapmamız gerektiğini de biliyormuşuz ki Hukuk Fakültesi'ni kazanmışız..
Türkiye'de bu tip konular o kadar büyütülüyor ki yani.. Tek derdimiz sınav olup olmaması.. Sınav açılırsa girer kazanırız yahu, bizler hukukçuyuz.. Sınavlar mı önümüzdeki engeller?? Yoksa insanlar mı? Şartlar mı?? Bir düşünelim bunları.. Bugüne kadar hiç dert etmedim böyle basit konuları.. Hukukçuların da dert etmesine anlam veremiyorum..
Tabi şu var.. Sınav mı? Tamam yapılsın. Ama bunu bas bas bağırarak söylüyorsa Barolar Birliği, o zaman o Barolar Birliği'ndeki üstadları da bu sınava tabi tutmalıyız ki Barolar Birliği'nde yeni yüzler görelim..
Her ilde, ilçede tek bir pasta var.. Ve o pastaya uzanan yüzlerce hatta binlerce el.. Eh tabiki de amaç paylaşımı azaltmak.. Çok da açıkça gözükmekte bu..
Barolar Birliği'nden bir tane avukat beyefendi, hanımefendi çıksın yahu! Evet biz de bu sınava girmeliyiz desin!! Desin ya! İşte o zaman hukuk nosyonunun anlamını kavramış oluruz..
Sen geç, sen dur sistemiyle adalet sağlanamaz!!