Mesajı Okuyun
Old 20-04-2009, 13:24   #2
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Sayın Katılımcı;

Şiddete maruz kalan anneniz bulunuduğu yerdeki en yakın aile mahkemesine başvurarak aşağıdaki tedbirlerin birinin veya birkaçının yararına alınmasını talep edebilir.

Alıntı:
Türk Medenî Kanunu'nda öngörülen tedbirlerden ayrı olarak, eşlerden birinin veya çocukların veya aynı çatı altında yaşayan diğer aile bireylerinden birinin veya mahkemece ayrılık kararı verilen veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı olan veya evli olmalarına rağmen fiilen ayrı yaşayan aile bireylerinden birinin aile içi şiddete maruz kaldığını kendilerinin veya Cumhuriyet Başsavcılığının bildirmesi üzerine Aile Mahkemesi Hâkimi meselenin mahiyetini göz önünde bulundurarak re'sen aşağıda sayılan tedbirlerden bir ya da birkaçına birlikte veya uygun göreceği benzeri başka tedbirlere de hükmedebilir:

Kusurlu eşin veya diğer aile bireyinin;

a) Aile bireylerine karşı şiddete veya korkuya yönelik söz ve davranışlarda bulunmaması,

b) Müşterek evden uzaklaştırılarak bu evin diğer aile bireylerine tahsisi ile bu bireylerin birlikte ya da ayrı oturmakta olduğu eve veya işyerlerine yaklaşmaması,

c) Aile bireylerinin eşyalarına zarar vermemesi,

ç) Aile bireylerini iletişim araçları ile rahatsız etmemesi,

d) Varsa silah veya benzeri araçlarını genel kolluk kuvvetlerine teslim etmesi,

e) Alkollü veya uyuşturucu herhangi bir madde kullanılmış olarak şiddet mağdurunun yaşamakta olduğu konuta veya işyerine gelmemesi veya bu yerlerde bu maddeleri kullanmaması,

f) Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması.

Yukarıdaki hükümlerin uygulanması amacıyla öngörülen süre altı ayı geçemez ve kararda hükmolunan tedbirlere aykırı davranılması halinde tutuklanacağı ve hakkında hapis cezasına hükmedileceği hususu şiddet uygulayan eş veya diğer aile bireyine ihtar olunur.

Eğer şiddeti uygulayan eş veya diğer aile bireyi aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise hâkim bu konuda mağdurların yaşam düzeylerini göz önünde bulundurarak daha önce Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla talep edilmese dahi tedbir nafakasına hükmedebilir.

Bu Kanun kapsamındaki başvurular ve verilen kararın infazı için yapılan icraî işlemler harca tâbi değildir.

Uygulama yönetmelik maddesi aşağıdaki gibidir.
Alıntı:
(1)Muayene ve tedavi tedbiri, hâkim tarafından aile içi şiddete maruz kalan aile bireylerinden birisinin korunması için, kusurlu eşin veya diğer aile bireyinin bir sağlık kuruluşunda muayene veya tedavisinin sağlanması amacıyla hükmedilen tedbiri ifade eder.

(2) Hâkim, muayene ve tedavinin sağlanması için şiddet uygulayan kişilerin illerde İl Sağlık Müdürlüğüne, ilçelerde Sağlık Grup Başkanlığına başvurmasını kararında belirtir.

(3) Bu kişiler İl Sağlık Müdürlükleri Ruh Sağlığı Şubelerince veya Sağlık Grup Başkanlıklarınca resmî veya kendi istekleri üzerine özel sağlık kurumlarına sevk edilir. İlgilinin tedaviyi sürdürüp sürdürmediği ve yapılan işlemin sonucu İl Sağlık Müdürlüğü veya Sağlık Grup Başkanlığı tarafından Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilirYönetmelik Md.13/1

Şiddet gördüğü iddiası yeterli olmakla birlikte, sizlerin tanıklığından da yararlanılabilir.

Babanın ruh sağlığının bu şekilde düzeltilmesi olanıklıdır.

Alıntı:
ayrıca ev babamın uzerine kayıtlı 1983 yılında alındı.bankada parasıda var.annem bosanma davası acarsa evi bankadaki parası ve maasından da nafaka alabilirmi.acilen yanıt beklıyorum.saygılar.

Anneniz boşanma davası açar ise, boşanmaya neden olan olaylarda babanızın KUSURLU olduğunu ispatlayacaktır.

Bu davanın içinde, maddi v emanevi tazminat istemlerinde bulunabilir, şartlarının oluştuğuna mahkemece kanaat getirilir ise, kabulüne karar verilebilir.

Ayrıca, annenizin babanızdan nafaka talep etme hakkı vardır. Hiç bir işte çalışamayacak durumda olan anneniz için önce TEDBİR, boşanmanın kesinleşmesinden sonra YOKSULLUK nafakası taleplerinde bulunulabilir.

Ancak tüm bunların yanında; babanın da 82 yaşında olduğu ve onun da bakıma muhtaç olduğu unutulmamalıdır.

Ayrıca 1983 yılında alınan evin alımına veya güzelleştirilmesine veya korunmasına annenizin SOMUT,MADDİ katkısı olmuş ise ve bunu kanıtlar ise, değer artış payı alacağı sözkonusudur.Bu davanın da boşanmanın kesinleşmesinden sonra açılması gerekmektedir.

Annenizin; 2002 yılından sonra karşılığı verilerek ödenmiş mallar var ise kabaca bunlar üzerinde de tasfiye payı alacağı bulunmaktadır.

Sayın Katılımcı;

Yukarıda açıklananlar hukuki haklarınızdan sadece bir kaçıdır. Mevcut hukuki durumla ilgil olarak, bir avukatın DOĞRUDAN yol göstermesinden yararlanınız.

Hak,zaman kaybına uğramazsınız. Boş yere MASRAF yapmazsınız.

Hukukta detay DEĞERLENDİRME çok önemlidir.

Eğer anneniz avukatlık ücreti ödemeyecek olduğunu kanıtlar ise, kendisine bulunduğu yer il barosundan avukat tayin edilecektir.

Hukuki desteği DOĞRUDAN alınız.

Saygılar,