Mesajı Okuyun
Old 21-05-2022, 23:02   #2
Mustafa AKTAŞ

 
Varsayılan

Merhabalar. Dava müteselsil sorumlu sigorta şirketine yöneltilmeksizin yalnızca müvekkiliniz aleyhine açılmış ise görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olmaması gerekir. Zira bu halde dava konusu uyuşmazlık sigorta hukukundan kaynaklanmamaktadır. Davanın ihbarı sonucunda sigorta şirketi davaya dahil edilse dahi sigorta şirketi taraf sıfatını kazanmayacağından dava, mutlak ticarî dava teşkil etmeyecektir. Bu sebeple dava dilekçesinde davalı olarak sigorta şirketi gösterilmediği sürece sigorta hukukuna ilişkin hükümlere müracaat edilmesi mümkün değildir.

Diğer yandan dava konusu olay, hem taşıma sözleşmesiyle üstlenilen edimin ayıplı ifası hem de haksız fiil olgularına dayandırılabilir. Davacı, davaya dayanak teşkil eden olguların tercihinde serbesttir (TBK m. 60). Şayet dava haksız fiil olgusuna dayandırılmışsa görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olacaktır. Dava, taşıma sözleşmesiyle üstlenilen edimin ayıplı ifasına dayandırılmışsa görevli mahkeme 6502 sayılı Kanun'un 3/1-l ve 73. maddeleri uyarınca tüketici mahkemesi olacaktır.

Müvekkilinizin tacir olması, dava konusu olaya ticarî iş vasfı atfedebilecek ise de davanın ticarî dava olması sonucunu doğurmaz. Ben görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olacağı kanaatindeyim. İyi çalışmalar.