Mesajı Okuyun
Old 22-04-2014, 10:12   #13
detay82

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Senatus
...Sn detay82, bir de 'iş almak üzereyken işin çözümü ile ilgili ağzımdan kaçırdığım bir cümlenin işi kaybettirdiğine şahit oldum'şeklindeki ifadenizde kurduğunuz o cümleyi yeni bir avukat olarak ben de 'kurmamak'için öğrenmeyi çok isterdim ...asıl merak ettiğim ise o müvekkil adayı hukuki bilgisi ortalamanın üzerinde bir vatandaş mıydı da size toparlama fırsatı vermeden fahiş hata yapmış bir hukuk öğrencisinin cevabını baştan aşağı çizen bir hoca edasıyla size o potansiyel davadan sıfır verdi ?

Davanın kazanılmasını sağlayacak püf noktayı ağzımdan kaçırmıştım. Olay özetle şöyleydi, bir taşınmazda hissedar olmak için; mirasçılık, nüfus vs davalar yumağından oluşan husumetlere ilişkin süren davalar mevcut iken müvekkil adayı bana bir de ellerinde satış vaadi sözleşmesi olduğunu ancak bir kaç avukata sorduklarında bu satış vaadinin zamanaşımına uğradığını, bir işe yaramayacağını söylediklerini ifade ettikten sonra, getirin bir de ben bakayım şu satış vaadi sözleşmesine dedim. Getirdiler, inceledim, aradığım cümleyi de buldum. Satış vaadi sözleşmesinde, taşınmazın zilyetliğinin de devredildiği yazılı idi, yani sözleşme zamanaşımına uğrayamazdı.

Müvekkil adayına bunu söyledim, artık işin daha kolay olduğunu, mirasçılık, nüfus vs ile uğraşmadan satış vaadine dayanarak tapu iptal ve tescil davası ile taşınmazı alabileceğimizi söyledim.

Daha sonra uyandım, ama iş işten geçmişti. Ücret almadan, müvekkile işin çözümünü sağlayacak en ufak bir cümle söylememek gerektiğine ilişkin altın kuralı çiğnemiştim.

Satış vaadi sözleşmesini görmeden önce de taşınmazdan belli bir hisse ve peşin olarak dolgun olan bir vekalet ücreti almak konusunda anlaşmıştık. Ancak müvekkil adayı daha sonra geri dönüş yapmadı. Çünkü artık davasını kazanmanın yolunu öğrenmişti. Kendisi ya da başkasına daha ucuza belki bedavaya da yaptırabilirdi.