Mesajı Okuyun
Old 22-05-2008, 11:28   #2
Av. S.E.

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım tam olarak sorunuzun cevabı olur mu bilmiyorum ama İİK.'nun 101. maddesinde bu konuya değinilmiş.umarım faydalı olur.

ÖNCE İCRASI LAZIM GELEN MERASİME LÜZUM OLMAKSIZIN İŞTİRAK
MADDE 101 - (Değişik: 3890 - 3.7.1940 / m.1) Borçlunun eşi ve çocukları ve vasi veya kayyımı olduğu şahıslar evlenme, velâyet veya vesayetten mütevellid alacaklar için önce icrası lâzım gelen takip merasimine lüzum olmaksızın ilk haciz üzerine satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar aynı derecede hacze iştirak edebilirler. Şu kadar ki bu hak ancak haciz, vesayetin veya velâyetin veya evliliğin devamı esnasında veya zevalini takip eden sene içinde yapıldığı takdirde istimal olunabilir. Bir dava veya takibin devam ettiği müddet hesaba katılmaz. Borçlunun reşid çocukları Kanunu Medeninin 321 inci maddesine müstenid alacaklarından dolayı önce icrası lazım gelen takip merasimine hacet kalmaksızın her zaman aynı derecede hacze iştirak edebilirler. Sulh mahkemesi dahi küçükler, vesayet altında bulunanlar veya kendilerine kayyım tayin edilmiş olanlar namına aynı suretle hacze iştirak edebilirler.
(Değişik 2. fıkra: 538 - 18.2.1965 / m.56) İcra dairesi iştirak taleplerini borçlu ve alacaklılara bildirir. Onlara, itiraz etmeleri için yedi günlük bir mühlet verir. İtiraz halinde iştirak talebinde bulunan kimsenin hacze iştiraki muvakkaten kabul olunur ve yedi gün içinde dava açması lüzumu bildirilir. Bu süre içinde dava açmazsa iştirak hakkı düşer. Açılacak davaya basit yargılama usulüne göre bakılır.
Nafaka ilâmına istinad eden alacaklı önce takip merasiminin icrasına lüzum olmaksızın her zaman aynı derecede hacze iştirak edebilir. Suiniyet hali müstesnadır