Mesajı Okuyun
Old 08-03-2011, 10:00   #4
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Tuğba Y.G.
...ücretin taraf ile alakası yoktur.Her ne kadar uslüp olarak "tarafa" dense de aslında onu temsil eden "avukata" aittir.
Sayın Av.Tuğba Y.G.

Konu üslup ile değil, usul ile ilgilidir. Konuyu aydınlatmak için iki ayrı ilişki bulunduğunu kabul etmek gerekir:

1- Taraflar arasındaki ilişki - Avukatlık ücreti mahkemece haksız çıkan tarafa yüklenir. Haksız çıkan tarafa yüklenen avukatlık ücreti haklı çıkan tarafın cebine girer. Bu nedenledir ki haksız çıkan taraftan avukatlık ücreti için hak iddia edecek olan kişi sadece haklı çıkan taraftır.

Bir başka deyişle avukat avukatlık ücretini haksız çıkan taraftan kendi adına isteyemez; ancak vekil sıfatıyla haklı çıkan adına isteyebilir. Alacaklı olan haklı çıkan taraftır. Sadece taraflar birbirlerinden alacaklı olabilir. Avukat davanın tarafı olamaz.

2- İş sahibi ile avukat arasındaki ilişki - Mahkemece hükmedilen avukatlık ücreti avukata aittir. Haklı çıkan taraf, haksız çıkan taraftan alıp cebine koyduğu avukatlık ücretini kendi avukatına vermek zorundadır. Vermezse avukat kendi iş sahibine karşı kendi adına takip yapabilir.

Bu nedenle "ücretin taraf ile alakası yoktur" denemez. Ücret tarafa ödenir (CMK 324) ama avukata aittir. (Avukatlık Kanunu m.167)

Bu karışık düzenlemenin nedeni avukatın ücretini iş sahibinin borçlarına karşı koruma altına almaktır:
Avukatlık Kanunu
Madde 167 - "....."
"Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir. Bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez. "

Saygılarımla