Mesajı Okuyun
Old 06-11-2007, 09:54   #3
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
4.Hukuk Dairesi

Esas: 2006/12285
Karar: 2006/13088
Karar Tarihi: 28.11.2006

ÖZET: Alacaklının diğerlerinin zararına olarak müteselsil sorumlulardan birinin durumunu iyileştirmesini sağlayacak davranış veya beyanının sonuçlarına katlanması gerektiği düzenlenmiştir. Davacıların başlangıçta her iki sorumludan aynı miktarları istemesine karşın, sonradan sadece işleten sıfatı nedeniyle sorumlu olan davalının daha fazla tazminatla sorumlu tutulmasını istemesi anılan Yasa hükmüne uygun düşmediği gibi iyiniyet kuralları ile de bağdaşmamaktadır. Açıklanan bu yönler ve yasal düzenleme gözetilmeden, işleten sıfatıyla müteselsil sorumlu olan davalının diğer müteselsil sorumlu sürücüden daha fazla tazminatla sorumluluğuna karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.

(818 S. K. m. 41, 50, 51, 147)

Davacı Nazmiye vdl. vekili avukat Mustafa C. tarafından, davalı Erol aleyhine 11.09.2003 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.07.2005 günlü kararın Yargıtay'da duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.

2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; dava ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davalı, dava konusu trafik kazasına karışan aracın kayıt maliki olması nedeniyle işleten sıfatı ile tek başına davalı olarak gösterilmiştir. Davacının aynı olay nedeniyle önceden açtığı başka bir dava ile araç sürücüsü hakkında da tazminata hükmedilmiştir. Bu dava açılırken sürücü aleyhine verilen tazminatlar aynen araç işleteninden de istenmiş ve daha sonra dava ıslah edilerek işletenden istenilen tazminat miktarı artırılmış, ancak sürücü aleyhine yeni bir dava açılmamıştır. BK'nın 50 ve 51. maddelerinde haksız eylemin ve bunun sonucunda doğan zararın birden fazla kişi tarafından meydana getirilmesi durumunda zarar görenin dilediği takdirde eyleme katılanların birisinden ve birkaçından veyahut tamamından zincirleme olarak sorumlu tutulmalarını isteme hakkına sahip bulunduğu düzenleme altına alınmıştır. Ancak aynı Yasanın 147. maddesinin ikinci fıkrasında alacaklının diğerlerinin zararına olarak müteselsil sorumlulardan birinin durumunu iyileştirmesini sağlayacak davranış veya beyanının sonuçlarına katlanması gerektiği düzenlenmiştir. Diğer bir anlatımla davacıların başlangıçta her iki sorumludan aynı miktarları istemesine karşın, sonradan sadece işleten sıfatı nedeniyle sorumlu olan davalının daha fazla tazminatla sorumlu tutulmasını istemesi anılan Yasa hükmüne uygun düşmediği gibi iyiniyet kuralları ile de bağdaşmamaktadır.

Açıklanan bu yönler ve yasal düzenleme gözetilmeden, işleten sıfatıyla müteselsil sorumlu olan davalının diğer müteselsil sorumlu sürücüden daha fazla tazminatla sorumluluğuna karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda 2 nolu bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ise 1 sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 28.11.2006 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
www.sinerjias.com.tr