Mesajı Okuyun
Old 27-04-2009, 13:49   #313
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Saim
Dün, uğruna İstanbul'u terk ettiğim evime gittim. Oksijen, Karbondioksiti kovalıyor, Karbonmonoksit'e resmen tekme sallıyordu. Aralarından geçtim, bahçıvan'ın benden habersiz bahçeye ektiği, marul, soğan, sarmısak, dereotu ve maydanozları topladım. Toplarken bile toprağın bahar kokusu oksijen'e selam veriyordu. Sebzelerin lezzetini anlatamam ancak kokusunu tasvir edebilirim. Üç ay gençleşip, İstanbul'a dönerken, topladığım sebzeleri 5 ayrı poşete koyup ve hepsini de sıkı sıkıya bağladığım halde, bu sabah halen arabam taze sarmısak kokuyordu.

İyi ki İstanbul var. Yoksa, oksjeni, baharı ve tazeliği fark edemeyeceğiz.

Ben de dün itibariyle yeni yaz sezonu nebatlarımı ektim: Domates, cheery domates ve sırık domates, uzun patlıcan ve topan patlıcan, dolmalık biber, acı sivri biber ve diğer sivri biber ile kabak vee salatalık. -Offff sayarken yoruldum, dikerken ne kadar yoruldum siz tahmin edin )

Bahçıvanım yok, bizzat ekiyorum ancak; tavsiye ederim. Zira hem dikimi gerçek bir terapi, hem de yetişenleri sahiplenme duygunuzun pekişmesine aracılık ediyor, özellikle de olgunlaştıklarında dalından koparıp İstanbul'lu misafirlerinize sunarken

Saygılarımla...