Mesajı Okuyun
Old 27-02-2007, 17:16   #101
Hekimbaşı

 
Varsayılan Birileri beni tefe koyacak yakında

Sn.Demirel,

Yapmayınız; nerde % 99? Basit bir kan testinin bile yanılma payı +/- % 5 standart sapmayla % 80 lerde gezer. Bizlerin onlarca test istememizin bir nedeni de budur. Her birinin kendi başına değerleri yerine, hepsinin belli bir kalıba uyup uymadığına bakarak karar veririz. Çünkü, bir dizi testin hep aynı yönde sapma göstermesi ve o yönün mantıklı biçimde bir hastalığa işaret etmesi çok çok düşük bir olasılıktır. Kaldı ki, işaret ettiği hastalığın söz konusu sapmalar konusunda hastanın tablosuyla uyumunun da ayrı bir tartışma konusu olduğu haller çoktur. Genetik testlerse neredeyse digital teknoloji kadar kesindir, çünkü onların yeri oldukça ayrı, birçok test isteyip sonucunu almışsınız gibi çok bileşenli karşılaştırmaya dayanıyorlar; birsürü kromozomdan birsürü gen var işin içinde. Zaten açıkça belirttim, psikiyatrideki sorun tanılarda değil, neden - sonuç ilişkilerinin kurulmasında. Örneğin, tecavüz durumlarında en sık konan tanı depresyondur. En zor şey de depresyonun nedenini saptamaktır. Şu anda siz bu yazıyı okuduğunuz için depresyona girebilirsiniz mesela. Belirtiler çıkar, hekime başvurursunuz, ne sizin, ne de hekimin bu yazıyı neden olarak saptamanız mümkün olmaz. Raporlara güvenmeyin de demiyorum; son çare, can simidi olarak başka çaremiz yok; ama olağan günlük yaşamda onlara göre karar vermek akılcı değil, çok hataya açık. Çok basit bir örnek vereyim: bir eşcinseli hasta olarak kabul ederiz, ama onun kimse farkına varmadan, hiç rahatsız olmadan, başı belaya girmeden, sağlıklı bir ömrü tamamlaması çok mümkündür. Bir toplumsal test, tarama yapıp eşcinselleri saptayamazsınız mesela. Dolayısıyla bu kadar yetersiz veriyle aile gibi bir kurumu hırpaladığınıza değmez. En azından adalet yerine gelmez; gelse, canım yanmazdı; ama bana mümkün görünmüyor. Biz araba tamircisi değiliz; insan yapımı, herşeyini bizim tasarladığımız bir aracı incelemiyoruz ki! Yaratanın yarattığı, evrenin bilinen en karmaşık yapısına bakıyoruz, anlamaya çalışıyoruz. Çok açık söyleyeyim, ben bir hekim olarak tıptan sizin kadar emin olamıyorum; meslekdaşlarım duymasın, beni tefe koyarlar, çok ayıp olur. Buradakiler de duymamış gibi yapar ve beni hoşgörürlerse ziyadesiyle memnun olurum.

Saygılarımla,

Not: Tıbbi testlerle ilgili verdiğim bilgilerin standart bir hekim görüşü olmadığını; hekimlerin genellikle pek ilgi duymadıkları tıbbi cihaz teknolojisi, medikal mühendislik ve digital teknoloji gibi alanlarla, biraz da zayıf kaldıkları istatistik ve matematik bilgilerini kapsadığını belirtmek isterim. Sözü edilen bütün başlıkları kapsayan çalışmalarım olmuştur (Ör: diyaliz sıvısının uygulama süresini nasıl etkilediği, SFT cihazları duyarlıklarının tanıya etkisi, sıvı solumada manyetik endüksiyonun etkileri, digitalize edilmiş EKG nin analizinde mantıksal anahtarlar vb). Hekimler genelde bunların sonuçlarını kullanmakla yetinir, arka planda olup bitenle pek ilgilenmezler. Daha okuldan mezun olmadan 5.000 hasta dosyasında notum vardı ama, hekimliğim sırasında ben hastalardan çok bunlarla ilgilendim, en azından daha çok sevdim denebilir.