Mesajı Okuyun
Old 23-09-2011, 18:28   #9
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hakan EREN
"Her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre görüleceği" ilkesi doğrudur, vardır.

Ancak özellikle yargısal görüşlerde, "davanın başında eksik olan (bazı) şartların davanın devamı esnasında tamamlanması halinde davanın sırf baştaki eksiklik nedeniyle reddedilmemesi gerektiği" ilkesi de yer alabilmektedir.

Hele bunu davacıyı, 2. kez bir dava açmak zorunda bırakmamak adına "usul ekonomisi" ilkesi yönünden de irdelersek...Üstadımızın yaşına bir yaş da biz ilave edebiliriz!

Ben bulamadım ama THS geniş ve bilgili bir camiadır; belki bir karar çıkar? (Karar bulan varsa, foruma yazmasın özelden göndersin, Suat Abimizin canını sıkmayalım )

Üstadıma sevgi ve saygılarımla...

Suat abiyi bir yıl yaşlanmaktan kurtarmak bana büyük haz verecektir.

"Dava şartı" ile "ön şart" kavramlarını birbirinden ayırmak gerekir.

Aciz vesikası İİK 277 vd. maddeleri gereği açılacak tasarrufun iptali davalarında dava şartı olup, Yargıtay bozmasından sonra dahi tamamlanabilir.

Ancak dava tarihi itibarı ile borca batıklık, iflasın ertelenmesi talebi için ön şart olup, dava tarihi itibarı ile borca batık olmayan şirketin dava süreci içinde borca batık hale gelmesi davanın devamı için gerekçe olamaz.

Kaldı ki, yeni iktisap nedeniyle tahliye davasının 6 aylık süre dolmadan önce açan davacının davasının, "ön şart" olan süre dolmadan davanın açılması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini içtihat eden yargıtay dairesi, aynı kararında "ancak, işbu davanın usulden reddinden sonra, 6 aylık sürenin geçmiş olması halinde davacının aynı gerekçeye dayanarak yeniden talepte bulunabileceğini" belirtmiştir.

Bu düşünceler ışığında Suat abinin yanında yer aldığımı belirtmek istiyorum.

Saygılarımla.