Mesajı Okuyun
Old 05-07-2012, 13:46   #2
durgunlu

 
Varsayılan

Merhaba meslektaşım, aynı konu bende de var.

Düşüncem şu:
a) Şoföre karşı kesilen ceza için görevli mahkeme Sulh Ceza Mahkemesi'dir. Neticede ceza şoföre kesildiği için, muhatabı şofördür ve davayı onun açması gerekir.

b) Bu olayla ilgili olarak çok büyük ihtimalle yakın tarihte araç sahibine de tebligat yoluyla aynı ceza gelecektir. (Bize öyle oldu) İşte sıkıntı burada başlıyor. Çünkü araç sahibi açısından hem para cezasının iptali ve hem de trafikten men kararının iptali söz konusu.

2918/112'de görevli mahkeme sulh ceza olarak belirtilmiş, ancak aynı maddede trafikten men ibaresi geçmiyor. Dolayısıyla sulh ceza olamaz.

5326/3'de bu kanunun; idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanır diyor. Bu maddenin atfı ile aynı kanunun 27.maddesine bakmak gerekiyor.

5326/27'de başvuru yolu başlıklı maddede sulh ceza mahkemesi yetkili ama "trafikten men" ibaresi burada geçmiyor.

Bir done daha: Uyuşmazlık Mah.'nin 2009/191 E.sayılı kararında; aynı olay sebebiyle hem Ek-2'den ve hem de 4925sayılı kanun nedeniyle kesilen iki ayrı cezada; İdare Mah. cezalar ayrı diye tefrik etmiş ve Ek-2'ye dayalı itirazı incelemeye devam etmiş.

Hülasa (b) şıkkında bana göre; İdare Mah. yetkili.

Saygılar