Mesajı Okuyun
Old 19-02-2007, 11:37   #1
| Burak |

 
Varsayılan Savcıya rüşvet soruşturması

9 milyon dolar dolandırıldığı gerekçesiyle davacı olan işadamı, kendisinden rüşvet istediği iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcı Vekili X'den şikâyetçi oldu

Demir ticareti yapmak üzere anlaştığı ve aralarında eski bir başkomiserin de bulunduğu şebeke tarafından 9 milyon dolar (12.5 milyon YTL) dolandırıldığı gerekçesiyle davacı olan işadamı M.Y.G., kendisinden rüşvet istediği iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcı Vekili X'den şikâyetçi oldu.

M.Y.G., kendisini MİT elemanı olarak tanıtan şebeke üyesi A.R.Z.'nin tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasının ardından dosyanın yetkisizlik kararıyla Q. Adliyesi'ne gönderilmesi ve dava dosyasına ulaşma konusunda zorluk çıkarılması gerekçeleriyle de Başsavcı ile 2. Ağır Ceza Hakiminin ismine de şikâyet dilekçesinde yer verdi.

M.Y.G.'nin, iki sayfalık dilekçesinde şu satırlar yer aldı: "20.11.2006 tarihinde ev telefonum çalmış, kendisini Savcı olarak tanıtan birisi annemle konuşmuştur. Savcının kendisinde dosyam olduğunu söylemesi üzerine telefonu babam alarak Mersin'de olduğumu söyledikten sonra Savcı, kendisinin hemşerimiz olduğunu söyleyerek kendisine ait ev ve cep numarasını bırakmıştır."

2 müfettiş araştırdı

Dilekçenin ardından Adalet Bakanlığı'nın gönderdiği iki başmüfettiş iddiaları araştırmak amacıyla Başsavcı ve Yardımcısı X ile 2. Ağır Ceza Hâkimi ve bazı adliye personelinin ifadesini aldı. Adalet Bakanlığı da bu soruşturmayı doğruladı. Savcı X, "Benimle ilgili bilgileri bakanlığımdan alabilirsiniz. Siz kim oluyorsunuz da kendinizi yetkili sanıyorsunuz?" diyerek konuşma talebimizi geri çevirdi.

Para vermeyince zorluklar başladı

M.Y.G. dilekçesinde, İstanbul'a döndüğünde savcıyı bıraktığı numaralardan aradığını belirterek şöyle devam etti:

"Kendileri bana dosyamın burada olduğunu ve hemşerilerine yardım etmekten hoşlandığını söyledi. Ben de önümüzdeki hafta içinde kendilerini ziyaret edeceğimi söyleyerek, konuşmayı bitirdim. 28.11.2006 tarihinde avukatım ile birlikte Adliye'ye gittim. Savcı X'in odasına yalnız girdim. Hal hatırdan sonra babasının babamla arkadaş olduğunu ve dosyadaki telefondan bana ulaştığını söyledi. Savcı bey hemen konuya girdi. Davayı kendisinin de takip edeceğini ifade ettikten sonra tabiri caizse benden bir şeyler istedi. Ben de dolandırıldığımı ve hiç paramın kalmadığını söyleyerek, davayı kazandığım takdirde kendisine bir şeyler vereceğimi ima ettim. Dosya savcısını sordu, bilmediğimi söyleyince avukatımı içeriye aldık. Savcı bey dosya savcısını öğrendikten sonra çok namuslu bir savcıya düştüğümüzü ve savcının da hemşerimiz olduğunu söyleyerek, gerekirse dosya hakkında gizlilik kararı çıkarabileceğini belirtti. Savcı X, davayla ilgili yardım ve desteğe ihtiyaçları olursa kapısının kendilerine her zaman açık olacağını söyleyerek vedalaştı.

İlerleyen günlerde dosyadaki bazı evrakların alımı konusunda hep problem yaşadık. Benden istedikleri parayı vermemem üzerine bunların yaşandığını düşünüyorum. Cumhuriyet Başsavcısı ve Vekili X'in bazı ayarlamalar yaparak dosyayı sözünü geçirebildikleri genç bir savcıya verdiklerini öğrendim. Paramın dolandırıldığına mı yanayım, yoksa adaletsizliğe mi?

kaynak: Milliyet