Bir ortaklığın giderilmesi davasında iki kardeşin 10 parselde ortaklığı bulunmaktadır. Bunlardan 7'sinde sadece karşılıklı hisseleri bulunmakta, diğer 3'ünde ise başkaları da hissedar.

Önce karşılıklı hissedar oldukları 7 parsel yönünden dava açıp neticeye göre diğer 3 parselle ilgili de dava açalım denilmiş, dava dilekçesi metninde bu husus tablo ile doğru parsel numaraları da yazılmasına karşın "Sonuç ve İstem" kısmında parsellerden birinin numarası sehven "sonra açalım" dediğimiz parselin numarası ile karıştırılmıştır.

Mahkemece "keşif" kararı verilip henüz keşfe çıkılmadan durum tarafımızca fark edilmiş, bu zamana kadar sehven yazılı parsel hissedarı olan müteveffa ismin murisleri Mahkeme Kalemince resen tespit edilip bir kısmına dava dilekçesi tebliğ edilmiştir. HMK gereği "maddi hata düzeltim" talepli dilekçe ile durum bizzat Hakime izah edilmiştir. Keşif bu düzeltilmiş parsel bilgisine göre talebimiz gibi yapılmıştır.

Dava, sehven yazılı parsel hissedarı müteveffa ismin murislerinden bir kısmına dava dilekçesinin tebliği haricinde baştan sona iki kardeş arasında yürütülmüş, tüm tebligatlar da sadece bu ikisine yapılmıştır.

Safahatta Hakim değişikliği olmuş, ortaklığın giderilmesi talebi "kura ile taksim" yöntemi ile talebimiz olan parsellerin kurası çekilerek yapılmıştır.

Gerekçeli kararda, "sehven yazılı parsel hissedarı müteveffa ismin murislerinin" de "Davalı" olarak yazıldığı görülünce Kaleme durum izah edilip, bu konunun düzeltilmesi istenmiş, Hükmün Tashihi Talebinde bulunulmuş, netice alınamayınca bizzat Hakime safahattaki gelişmeler dosya üzerinden gösterilerek durum izah edilmiştir.

Hakim önce "Ben bir araştırayım, herhangi bir sorun görmezsem talebiniz gibi işlem yaparım" demesine karşın talebi uygun görmemiş ve kesinleşme yapmayarak Kalem personeline eksik gider avansının yatırılması ile davalı gözüken tüm şahıslara tebligatın çıkarılması yönünde talimat verilmiştir.

Gelinen aşamada tarafımızca eksik gider avansı yatırılmamış, asıl davalıya tebligat yapıldığından dosyanın kesinleştirilmesi istenmiş, aradan uzun bir süre geçtikten sonra da "en azından davalı X yönünden kesinleştiği" yönünde şerh talep edilmiştir.

Netice elde edilemediğinden Hakim, Yazı İşleri Müdürü ve Personeli hakkında Adalet Komisyonuna şikayetçi olunmuştur. Komisyon başka bir Mahkeme Hakimini muhakkik atamış, muhakkik raporunu yazmıştır. Ve fakat tarafımıza herhangi bir sonuç Komisyon tarafından henüz bildirilmemiştir.

Sayın Meslektaşlarım, söz konusu kararı kesinleştirme için ne yapabilirim? Hakimin pasif karar ile kesinleştirmeme işlemine karşı nasıl bir yol/yöntem izleyebilirim?