|
|
|
|
|
|
Bir olayda B şahsı, A şahsının yüzünün sol tarafına taşla vuruyor ve 3 parça halinde elmacık kemikleri kırılıp göz kaslarını tutan sinirlerde hasara uğruyor.A şahsı bu olaydan sonra ameliyat oluyor ve çift görme diye adlandırılan görme bozukluğuda yaşıyor.(ameliyat olduğu için yüzünde kalıcı bir iz yok)Adli tıp 4.derece ağır yaralanma raporu veriyor.Şimdi ben merak ediyorum sizce bu derece ağır yaralamada taş silahmıdır değilmidir?İyi çalışmalar...
|
|
 |
|
 |
|
Sayın Meslektaşım,
Silahın tanımı malumunuz TCK.m.6'da yapılmıştır.
 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan 5237 sy.TCK. |
 |
|
|
|
|
|
|
|
|
Madde 6 - (1) Ceza kanunlarının uygulanmasında;
f) Silâh deyiminden;
1. Ateşli silâhlar,
2. Patlayıcı maddeler,
3. Saldırı ve savunmada kullanılmak üzere yapılmış her türlü kesici, delici veya bereleyici alet,
4. Saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeyler,
5. Yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı, boğucu, zehirleyici, sürekli hastalığa yol açıcı nükleer, radyoaktif, kimyasal, biyolojik maddeler,
anlaşılır.
|
|
|
|
|
|
|
Taş, esasen saldırı ve/veya savunma amacı ile "yapılmış" bir nesne değildir, bu açıdan 3. bent cihetinden silah sayılamaz.
Ancak, taş, fiilen saldırı/savunmada kullanılmaya elverişli bir nesnedir. Somut olayda, bu şekilde suçun işlenmesinde ve neticenin husule getirirlmesinde kulanıldığı anlaşılan taşın, 4. bent cihetinden silah olarak değerlendirilmesi gerekir. Zira olayda taşın avucun kavrayacağı kadar büyük bir parça olduğu da anlaşılıyor.
Soru başlığında geçen Yargıtay'ın taşı silah saymadığı tesbitine ise katılmıyorum.
Saygılarımla.