Mesajı Okuyun
Old 07-07-2011, 09:24   #16
Av.Özlem PEKSÜSLÜ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Erkan Uygun
Müvekkil Eskişehir den Balıkesir'e seyahat ederken Bursa ilinde verilen molada oturduğu koltuğun üstündeki rafta bulunan bilgisayarı çalınmış. Yukarıdaki açıklamaları okudum ama net bir fikir edinemedim. Dava açarsak görevli mahkeme neresi olur. Bilgisayar 1.500 tl değerinde.Yürülükteki TTK da yolcunun yanındaki eşyadan taşıyıcı sorumlu değildir diyor. Fakat yeni Ttk da yolcunun kişisel eşyasından da taşıyıcı sorumludur diyor. Buna dayanarak dava açmayı düşünüyoruz.

11. Hukuk Dairesi
Esas:2009/9840
Karar:2010/3200
Tarih:23.03.2010



o TAŞIMA SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ
o TAŞIMA SÖZLEŞMESİNİN TİCARİ NİTELİĞİ
o ALACAKLARDA ON YILLIK ZAMANAŞIMI SÜRESİ
o TİCARİ FAİZ
o YASAL FAİZ
o TEMERRÜT FAİZİ VE ORANI

Özet :Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde ticari reeskont faizi (Merkez Bankasının kısa vadeli işlemlere uyguladığı reeskont oranında) talep etmiş olup mahkemece gerekçe gösterilmeksizin yasal faize hükmedilmiştir. Davalı otobüs işletmesi tacirdir. Bunun yanında, Türk Ticaret Kanunu'nun 4. maddesine göre tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda tanzim edilen hususlardan doğan hukuk davaları ticari davalardandır. Davacı ile davalı şirket arasındaki uyuşmazlık mutlak ticari işlerden olan taşıma sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Ticari işlerde, 3095 Sayılı Kanun'un 4489 Sayılı Kanun ile değişik 2/2. maddesi hükmü gözetilerek avans faiz oranının uygulanması gerekmektedir.

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi

Esas:2008/9958
Karar:2010/1008
Tarih:01.02.2010

TAŞIMA SÖZLEŞMESİ BULUNDUĞUNUN TANIKLA İSPATI
SENETLE İSPAT ZORUNLULUĞU
YAZILI DELİL BAŞLANGICI
TEMYİZDE KIYAS YOLUYLA UYGULANACAK HÜKÜMLER
TEMYİZİN İCRAYA ETKİSİ

Özet avalı vekili tarafından da hem taraflar arasında bir akdi ilişkinin bulunduğu hususu inkâr edilmiş, hem de 15.02.2006 tarihli oturumda tanık dinlenmesine muvafakat etme­dikleri bildirilmiştir. Bu durumda mahkemece teslim maddi vakıasından hareketle tanık dinlenmesi ve giderek HUMK.' nun 288. maddesi hilafına taraflar arasında taşıma sözleşmesi bulunduğu hususunun da tanıkla ispatı sonucunu doğuracak şekilde hareket edilmesi mümkün değildir. Ancak davacı tarafından sunulan ve “3 çuval Tolga K. 02.07.05 16.30” ibareli belgedeki yazıların Tolga K.'ye ait olduğunun ve Tolga K’ nın da davalı şirketin yetkili temsilcisi veya davalı şirket adına mal teslim almaya yetkili memuru olduğunun, kanıtlanması halinde, anılan belgenin bir yazılı delil başlangıcı olarak kabulü düşünülebilirse de mahkemece bu konuda da hiçbir inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır.

( 1086 s. HUMK m. 288, 432, 433 )

YARGITAY İLAMI

Taraflar arasında görülen davada Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 11/04/2008 tarih ve 2005/737–2008/107 sayılı
ın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ata Durak tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, İstanbul'da bulunan müvekkilinin Mersin'de mukim Ç.
tekstil ürünleri satıp üç çuval içinde taşınması için şirkete teslim , davalının ise bu malları anılan şirkete teslim etmeyip Çetin K. isimli bir kişiye teslim ettiğini bildirdiğini sürerek, (10.558) YTL'nın temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının müvekkiline böyle bir mal teslim etmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, davasının davalı şirkete ait otobüsle İstanbul'dan Mersin'e tekstil ürünlerini gönderdiği, bu ürünlerin taşıma sırasında kaybolduğu, davacının da olayda % 50 oranında müterafık kusurunun
gerekçesiyle davanın (5.279) YTL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.

1- HUMK'nun 433/2. maddesi uyarınca cevabi temyiz süresi 10
Mümeyyiz davalı vekilinin temyiz dilekçesi davacı vekiline tarihinde tebliğ edilmiş olup, davacı vekili cevabi temyiz süresi geçirildikten sonra, 24.07.2008 tarihinde karar temyiz edilmiştir. Bu karşısında HUMK'nun 432/4. maddesi uyarınca, davacı vekilinin temyiz süre yönünden reddine karar gerekmiştir.

2- Davalı vekilinin temyiz
gelince; dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan zararın davalı taşıyıcıdan tazmini istemine ilişkindir.

HUMK'nun 5219 ve 5236 SK.'lar ile değişik 288. maddesi uyarınca miktar veya değeri 11.04.2008 hüküm tarihi itibariyle
YTL’nı hukuki işlemlerin senetle ispat olunması gereklidir. Somut uyuşmazlık yönünden de taşıma sözleşmelerinin olarak düzenlenmesi geçerlik şartı değilse de davacı tarafından talep edilen nazara alındığında, taraflar arasında bir taşıma sözleşmesi nun davacı tarafça yazılı le ispatlanması gerektiği açıktır. tarafından da hem taraflar arasında bir akdi ilişkinin bulunduğu hususu edilmiş, hem de 15.02.2006 tarihli oturumda tanık dinlenmesine muvafakat etmedikleri Bu da teslim maddi vakıasından hareketle tanık dinlenmesi ve giderek HUMK.'nun 288. maddesi hilafına taraflar arasında taşıma sözleşmesi bulunduğu hususunun da tanıkla ispatı sonucunu hareket edilmesi mümkün değildir. Ancak davacı tarafından sunulan ve "3 çuval Tolga K. 02.07.05 16:30" ibareli belgedeki yazıların Tolga K.'ye ait olduğunun ve Tolga K’nin de davalı şirketin yetkili temsilcisi veya davalı şirket adına mal teslim almaya yetkili memuru olduğunun, halinde, belgenin bîr yazılı başlangıcı olarak kabulü düşünülebilirse de mahkemece bu konuda da hiçbir inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır.

Bu durum karşısında mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığın
şekilde incelenip değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1)
bentte açıklanan nedenlerle davacı nin isteminin süre yönünden REDDİNE, (2) no'lu bentte nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, istek halinde aşağıda yazılı 54.85 TL harcın temyiz eden davacıya iadesine, ödediği temyiz harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 01.02.2010 tarihinde karar verildi.


Kaynak :Corpus