Değerli Meslektaşım

Sorunuzdan tam olarak anlaşılmamakla genel öğreti itibarı ile öncelikle ortada "Gerçek Yabancı Para Borcu" mu ? Yoksa "Gerçek Olmayan Yabancı Para Borcu" mu olduğu hususunda tetkik ve değerlendirilme yapılması gerekir diye düşünüyorum.

Maaşlar döviz cinsinden kararlaştırılmış ama ödemeler ödeme tarihindeki kur üzerinden yapılıyor ise gerçek olmayan yabancı para borcundan söz etmek gerekeceği malumdur.

Bu ahval dahilinde öğreti de yabancı para borçlarında borçlunun temerrüte düşmesi halinde seçimlik hakkın alacaklıya geçtiği ve bu seçimlik hakkın "Yenilik Doğurucu Etki" yarattığı kabul edilmektedir. Araştırma ve değerlendirmenizi de seçimlik yetkiye ilişkin genel kurallar ve yenilik doğurucu etki yönünden yaparsanız nihai kararınızın şekillenmesinde daha etkili bir çözüm yaratacağınızı düşünüyorum.

Aşağıda alıntı yaptığım HGK kararı da yukarıda ki açıklamalarımın tevsiki niteliğinde olup bilgi ve takdirlerinize sunarım.

YHGK, 23.01.2002, 15-15/19:
“Borçlar Kanunu’nun 83. maddesine eklenen fıkra uyarınca borçlunun temerrüde düşmesi durumunda alacaklı, yabancı para alacağını aynen ya da vade veya fiili ödeme günündeki kur üzerinden ödetilmesini isteyebilir. Seçimlik hakkını Türk parası yönünde kullanan alacaklı, bu seçimlik hakkından dönerek, yabancı para veya kur farkı adı altında bir talepte bulunamaz.
Yasanın alacaklıya tanıdığı bu seçimlik hak, dönülmesi mümkün olmayan hak niteliğindedir. Bu nedenle davacı alacaklının tahsilat yaparken ihtirazi kayıt ileri sürmesi dahi bu sonuca etkili değildir. Bu durum karşısında davanın reddi gerekir.”

Son Olarak konu tarafımca Borçlar Hukuku prensipleri tahtında değerlendirilmiş olup İş Hukuku yönünden aksine bir değerlendirme imkanı varsa araştırmanızı tavsiye eder sizi yanlış yönlendirmiş olmak istemem.