Mesajı Okuyun
Old 24-01-2007, 16:56   #18
turbo

 
Varsayılan

Merhaba,
Her hukukçunun avukat olabileceğine inanmıyorum. Her avukat iyi bir hukukçu olmayabilir, ve olması gerekir. Sonuçta kutsal ve dokunulmaz bir hak olan savunmayı müvekkili adına yerine getiren kişidir avukat.
Bir diğer açıdan, avukatlık biraz da iş adamlığına benzer. Şöyle ki, sonuçta avukatın bakacağı dava yada icra takibi, gökten zenbille inmez ve avukat, her önüne gelen dava yada takibe bakmak zorunda da değildir. Kendi çapında bir risk yönetimi vardır. Zamanla oluşan bir müvekkil portföyü vardır ve avukatın kazandığı para bu müvekkil portföyüne bağlıdır. Bu portföy elbette ki, mesleğin gerektirdiği bilgi-disiplin vesorumluluğun yanında, avukatın iş bağlayabilme-iş bitirebilme yeteneği, sosyal ilişkilerindeki başarısıyla, sorunlara kısa sürede doğru çözümleri bulabilmesi, konuşma ve yazma şekli, giyim kuşamı ve hatta hayat tarzıyla şekillenir.
Hukuk fakültesine başladığımızda hemen hepimiz, buradan hukukçu olarak çıkacağımızı biliyorduk. Fakat işin içine o zamanlarda bir çoğumuz girmediği için, hakim-savcı, avukat yada akademisyen olup olmayacağımız belli değildi. Yapmayı düşündüğümüz işler vardı, ama tahminimce -ben de olduğu gibi- bir çoklarımızda da bu değişti zamanla, bazen de aynı kaldı tabi. Bu değişimin sebebi de zamanla yeteneklerimizin ve fırsatlarımızın farkına varmamız olacak.
Yani benim kanaatim, her hukukçu avukat olamaz, her hukukçu hakim-savcı da olamaz. Bunu belirleyen hukukçu kimliğinden ziyade, kişinin sahip olduğu yetenek ve yaşadığı tecrübelerdir.
Saygılarımla.