Mesajı Okuyun
Old 18-01-2013, 16:02   #5
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan ÇHD'den açıklama

Bu sabaha karşı Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul ve Ankara şubeleri ile Halkın Hukuk Bürosu ve bir çok avukatın evleri ve büroları polislerce kapılar kırılarak basılmıştır. ÇHD Genel Başkanı Av. S. K.ı ve ÇHD Genel Merkez Yöneticisi Av. O. A., İstanbul Şube Başkanı Av. T. T. ve İstanbul Şubesi yöneticileri Av. G. S., Av. G. D., Av. G. A. ile önceki Şube Başkanlarımızdan Av. S. A. ve E. B. ile üyelerimiz Av. E. T., Av. B. T., Av. N. D., Av. G. D. ve Av.Ş. E.'in ev ve bürolarında sabah 04:00 ten itibaren arama ve gözaltı işlemleri başlamıştır.


Savunmaya karşı polis terörü devam ediyor
..

. Demokrasi ve özgürlük mücadelesi veren, sisteme muhalefet eden, kişi ve kurumlara, devlet tüm araçları ile saldırmaktadır. Bir yanda anti demokratik yasal düzenlemeler diğer yandan bu düzenlemelere bile bağlı kalmayan uygulamalarla tüm toplum bastırılmaya ve sindirilmeye çalışılmakta, toplumsal muhalefet güçlerinin de yok edilmesi amaçlanmaktadır.

Ne hukuk ne de yasa tanıyan bu uygulamalar tam anlamıyla bir “düşman ceza hukuku” dur. Devlet, yargı eliyle siyasi rehin alma politikasını, akılların almayacağı bir şekilde, pervasızca uygulamaktadır. Bu pervasızlık hükümetin kürsülerden verdiği talimatlarla başlamakta, Terörle Mücadele Şubelerinde devam etmekte, savcılık önünde sorulan sorularla ayyuka çıkmakta ve Mahkemelerde gerekçesiz, mesnetsiz, keyfi tutuklamalar ve cezalandırmalarla tamamlanmaktadır. Düşman ceza hukukunu uygulamaya koyan siyasi iktidar toplumsal muhalefeti hukuki açıdan savunmasız bırakmak için saldırıları da özel olarak uygulamaktadır.

Bu sabaha karşı Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul ve Ankara şubeleri ile Halkın Hukuk Bürosu ve bir çok avukatın evleri ve büroları polislerce kapılar kırılarak basılmıştır.


Geçtiğimiz günlerde Ankara’da müdafilik yapan ÇHD Genel Merkez yöneticisi avukat meslektaşımız da ajans araması sırasında bir polis görevlisi tarafından “siz de göreceksiniz, sizin ipinizi çekeceğiniz” denilerek tehdit edilmiştir. Ayrıca İstanbul’da, Halkın Hukuk Bürosuna yönelik İstanbul TEM’ in yasadışı ve ahlakdışı komplosu açığa çıkarılmış ve böcek olarak tabir edilen bir dinleme ve kamera kayıt cihazı bulunmuştur. Yine İstanbul TEM, Yöneticilerimiz ve üyelerimizin de içinde olduğu bazı meslektaşlarımıza yönelik yaptığı komplo çerçevesinde, avukatlar aleyhine etkin pişmanlıktan yararlananların ağzından ifadeler almış, meslektaşlarımızın fotoğraflarını fiş kayıtları arasına koyarak teşhis ettirmiştir. Gerek Halkın Hukuk Bürosu’na yerleştirilen böcek olarak tabir edilen dinleme ve kayıt cihazı, gerekse de bu büroda çalışan meslektaşlarımızın aleyhine aldırılan ifadeler açığa çıkarılmıştır.

Burada önemle vurgulanması gereken bir husus vardır ki, saldırıların muhatabı aynı zamanda Derneğimizin yönetici ve üyelerinin şahsında son dönemlerde toplumsal muhalefetin tüm dinamiklerinin siyasi iktidar karşısında avukatlığını üstlenen Çağdaş Hukukçular Derneğimizin kendisidir.

Bizler Çağdaş Hukukçular Derneği olarak açıkça söylüyoruz; hiçbir baskı ve saldırı toplumsal muhalefetin avukatlığını yapmamıza engel olamayacaktır. Toplumsal muhalefetin avukatlığını yapan üyelerimiz ve meslektaşlarımız yalnız değillerdir. Bu yaşadıklarımız bizim için yeni değildir. Devletin baskıcı politikaları ile ilk defa karşılaşmıyoruz. Bizzat Derneğimiz tarihi süresince tanık olduğumuz 1980 cunta dönemi, 1990’lar Çiller ve Ağarlar dönemi, son olarak da 2000’ler ve AKP dönemi... Mesleğimize yönelik baskı ne kadar artarsa artsın ne kadar genişlerse genişlesin bu ülkede toplumsal muhalefetin ezilenlerin, devrimcilerin ve Kürtlerin avukatıyız. Toplumsal muhalefet bugüne kadar olduğu gibi undan sonra da avukatsız kalmayacaktır.

BİZLER İNANDIĞIMIZ AVUKATLIK ANLAYIŞINI SÜRDÜRMEYE DEVAM EDECEĞİZ ve SAVUNMAYI SONUNA DEK SAVUNACAĞIZ! ÖZEL YARGILAMA TERÖRÜNE SON! BASKILAR BİZİ YILDIRAMAZ.

ÇAĞDAŞ HUKUKÇULAR DERNEĞİ
GENEL MERKEZİ