Mesajı Okuyun
Old 04-10-2006, 21:43   #9
nephilis

 
Olumlu

Alıntı:
Yazan Av.SEHPER
Yasada bu konuda bir açıklamaya rastlamadım. Ama uygulamadan, ölüme bağlı tasarruflarla veya vasiyetname ile ıskat açıklamasının yapılabileceği anlaşılıyor.

Mirasçılıktan çıkarma, bir ölüme bağlı tasarrufla yapılır.Buradaki tasarruf sözcüğünden kasıt hukuki işlemdir.Ölüme bağlı tasarrufların nasıl yapılacağı ise kanunda sınırlı sayma yoluyla açıkça belirtilmiştir.Bunlar vasiyetname veya miras sözleşmesidir.Mirasçılıktan çıkarma işlemi tek taraflı, karşı tarafın kabulünü gerektirmeyen, bozucu yenilik doğuran bir işlem olduğundan miras sözleşmesiyle değil, sadece vasiyetname yoluyla yapılabilen ölüme bağlı tasarruflardandır.Vasiyetname tanziminin şekil şartları ve unsurları TMK madde 532-544 arasında düzenleşmiştir.En kolay ve sağlam yolu Resmi vasiyetname şeklinde noter huzurunda yapılmasıdır.

Alıntı:
Yazan Av.SEHPER
En önemli unsur, ıskat nedeninin açıkça gösterilmiş olması. (Ki ıskat edilen ıskatın iptalini dava edebilsin) . Hangi sebebe dayanılarak ıskat hakkının kullanıldığının açık biçimde bildirilmesi, ıskat için aranan geçerlilik koşulu.

Evet en önemli maddi unsuru ıskat nedeninin açıkça gösterilmiş olmasıdır.Fakat bu sebebin gösterilmemiş olması ölüme bağlı tasarrufu tamamen ve kendiliğinden geçersiz kılmaz. Ölüme bağlı tasarruf hakim hükmüyle iptal edilene kadar, geçerli bir ölüme bağlı tasarrufun hüküm ve sonuçlarını doğurur.Kaldı ki dava yoluyla iptal edilse bile, iptale tabi olacak kısım iskat edilen davacının saklı payıyla sınırlıdır.Bunun dışında kalan kısım geçerliliğini korur.Yani burada getirilmiş olan koruma saklı payla sınırlıdır.Bu husus TMK madde 512 F.3 c.1 de belirtilmiştir.
TMK m.512'' ...çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir.''

Alıntı:
Yazan Av.SEHPER
Bunun dışında ıskat edilene noter kanalıyla yapılacak bir bildirimle de bu hak kullanılabilir mi? Yanlış yönlendirmek istemiyorum ama, mümkün olmalı diye düşünüyorum.

Noterlik Kanunu madde 69'a göre''Noterler açık veya kapalı olarak verilen vasiyetnameleri saklarlar ve buna dair bir tutanak düzenlerler. Gerek bu suretle saklanan vasiyetnameleri, gerek noterler tarafından düzenlenen sair ölüme bağlı tasarrufları yapanların ölümü halinde bilgi verilmesi için, durumu bunların kayıtlı oldukları nüfus dairelerine yazı ile bildirirler.
Noterler, nüfus idaresi tarafından ölümün ihbarı veya resmi bir belge ile ispatı halinde, yetkili sulh hakimine verilmek üzere, dairelerinde saklı bulunan vasiyetnamelerin ve noterlikçe düzenlenmiş ölüme bağlı tasarruf senetlerinin onaylı örneklerini Cumhuriyet Savcılığına tevdi ederler.''
Vasiyetnameyi alan sulh hukuk hakiminin yapacağı işlemler ise TMK'nın Velayet, Vesayet Ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzükte gösterilmiştir. Bu tüzüğün 36.maddesine göre '' ...Vasiyetnamenin açılma gününü sulh hakimi tespit eder. Adresi bilinen mirasçılar, mahkemece uygun görülecek usul ile vasiyetnamenin açılacağı gün ve saat belirtilerek davet olunur.
Sulh hakimi, davet edilen günde gelen mirasçılar huzurunda vasiyetnameyi açar. Davete rağmen hiçbir mirasçı gelmemiş olsa dahi vasiyetname açılır.
Açılan vasiyetname okunur ve bu durumu tespit eden bir tutanak düzenlenir. Bu tutanak hakim, zabıt katibi ve hazır bulunan ilgililerce imzalanır.''

Umarım yeterince açıklayıcı olmuş ve kafalardaki soru işaretlerini silebilmişimdir.
Saygılar...