Mesajı Okuyun
Old 27-06-2015, 12:00   #10
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

TMK m.236/1-c.2 uygulaması:

Alıntı:
Yazan Yargıtay 8 HD, 27.4.2010 T., E-K: 2010/953-2148
...Davalı vekilinin takas istemine yönelik temyiz itirazlarına gelince; TMK'nın 236/1. fıkrasında; "Her eş veya mirasçıları, diğer eşe ait artık değerin yarısı üzerinden hak sahibi olurlar. Alacaklar takas edilir" denilmiştir. Görüldüğü gibi fıkranın son cümlesi alacakların takası yönünde emredici niteliktedir. Ne var ki, takasın yapılabilmesi için takas isteğinde bulunan kişinin de artık değeri istemesi gerekir. Davalı tarafından ileri sürülmüş böyle bir istek söz konusu değildir. Takasın olabilmesi için en azından yöntemine uygun bir biçimde harcı yatırılmak suretiyle bir isteğin olması ve bu isteğe bağlı olarak belirlenmiş ve kanıtlanmış bir alacağın bulunması gerekir. Sadece takas defi isteğinde bulunmak yeterli değildir. Bu nedenle davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları da yerinde değildir...
Kararın tamamı için:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=16305

Alıntı:
Yazan Yargıtay 8 HD, 2.5.2013 T., E:2012/9607, K:2013/6424
...Bundan ayrı, TMK'nun 236/1.fıkrasında her eşin diğer eşe ait artık değerin yarısı üzerinde hak sahibi olacağı ve alacakların takas edileceği düzenlenmiştir. Ancak, takas yapılabilmesi için davalının bunu ileri sürmesi ve davacı adına bulunan mal ve eşyaların takasa tabi tutulması konusunda isteği bulunması gerekir. Dosya kapsamında bu konuda istek bulunmamaktadır. Tarafların açıklamalarının tespitiyle, dosya kapsamında bu yönde bir talep olmadığı halde altın, para ve servis aracının hesaplamaya dahil edilerek takas olarak değerlendirilmesi, başka bir anlatımla resen takasa ve külli tasfiyeye girilmesi isabetsiz bulunmaktadır. Külli (tam) tasfiyenin ve takasın yapılabilmesi için en azından bu konuda davalı tarafın da davacıdan ne istediğinin savunma olarak getirilmesi gerekmektedir...
Kararın tamamı için:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=16306