Mesajı Okuyun
Old 01-11-2011, 18:06   #5
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU
İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı

Madde 2

1. (Değişik: 10.6.1994 – 4001/1 md.) İdari dava türleri şunlardır :

a) (İptal: Anayasa Mahkemesinin 21.9.1995 tarih ve E: 1995/27, K: 1995/47 sayılı kararı ile; Yeniden Düzenleme: 8.6.2000-4577/5 md.) İdari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları,

b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları,

c) (Değişik: 18.12.1999 – 4492/6 md.)[3] Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.

2. İdari yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mahkemeler; yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler.

3. Cumhurbaşkanının doğrudan doğruya yaptığı işlemler idari yargı denetimi dışındadır.

Alıntı:
Yazan oeroglu
A'nın itirazı üzerine olaya müdahale eden polis memuru; A'yı salon dışına çıkarmak için aşırı güç kullanınca ayağı kayarak yere düşen A'nın kolu kırılmıştır.
Ben polisin, kolun kırılmasına yol açan davranışının(aşırı güç kullanma) yasada belirtilen anlamda 'idari eylem ve davranış' olarak nitelendirilmesi düşüncesine katılamıyorum.
Polisin aşırı güç kullanması idari bir eylem ve işlem midir?

Saygılarımla