Avukatları öyle bir hale getirdiler ki para kazanabilmek için birbirlerini müvekkillere dilekçe yazdırarak şikayet etmeye başladılar. Masrafları çıkarmak adına adeta sadaka gibi vekalet ücretleri alınmaya başlandı. Müvekkillerin karşısında birbirini karalamak, kötülemek moda oldu. Mesleki nezaket kurallarından yoksun bir şekilde mahkeme huzurunda çirkin bir şekilde birbirine saldırmak marifet sayılmaya alışkanlık haline getirilmeye başlandı. Hukuk bilgisi ve düşünce yeteneği zaten hiç edinilmemiş. Hani bir laf vardır çok özürdilerim ama nerde çokluk orda...İşte bize yaptıkları bunlar. Bizi bu hale geitriler. Açtıkları gecekondu üniversitelerinde para ile hukuk sattılar o da yetmedi yakında 70 milyon nüfusu olan Türkiyenin 35 milyonunu da boş gezen hukukçular yapabilmek için ellerinden geleni yapıyorlar.Hukukun, adaletin, yargının ve hukukçuların var olan büyük sorunlarını bitirecek çözüm arayacaklarına çok lazımmış gibi 3 tane sandalye bir de masa koyarak yine bir hukuk fakültesi açıyorlar. Anlayamıyorum ki bize olan nefretleri neden. Bizi yoksun ve yoksul kılmak için bu ne çaba!!!. Birilerinin özel üniversitelerden mezun olan çocukları hiçbir şey olamazsa avukat olsun!!! diye Avukatlık sınavını da kaldırıyorlar. Daha ne olsun tabi bize şoförlük yakıştırırlar. Yakında da adliyelerin temizliği için hukuk mezunu bayan gündelikçiler aranıyor diye ilan verirlerse hiç şaşırmayın. Nede olsa biz adliyenin yetim çocuklarıyız. Kendi hakkını savunmaktan yoksun Barolara ve onların avukatlarına bu bile çok!!!!Ve hayretki Ankara Barosu böyle bir girişimde bulunmuş yine tebrik ederim. Allah sonumuzu hayreyleye!!!