Mesajı Okuyun
Old 08-12-2019, 23:01   #4
Av. Aybars Karakırık

 
Varsayılan feragat- temyiz isteminden feragat- davada feragat- esastan ret usulden ret

Sayın meslektaşım;

Feragat ve kabulün sonuçları
MADDE 311- (1) Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.

Siz davadan feragat edince dosyanın BAM' ne gönderilmesi gerekirdi. BAM'nin vereceği karar ise "davanın feragat nedeniyle reddine" şeklinde olacaktı. Ve bu red usulden red değildir. Esastan reddir.

Yargıtay yerleşmiş kararlarında şu açıklamayı yapmaktadır.

(...)Bu nedenle, nihai karar kavramı üzerinde durulmasında yarar vardır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 294/1 maddesinde mahkemelerin usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdireceği belirtilmektedir. Bilindiği gibi, hâkimin davadan el çekmesini gerektiren, davayı sonuçlandıran kararlarına nihai kararlar denilmektedir. Nihai kararlar, usule ilişkin nihai kararlar veya esasa ilişkin nihai kararlar (hükümler) olmak üzere ikiye ayrılır.

Usule ilişkin nihai kararlar, davanın esasıyla ilgili olmayan kararlar olup, başka bir ifade ile mahkemenin maddi hukuk bakımından değil de usul hukuku bakımından verdiği kararlardır. Bu nedenle, mahkemece verilen görevsizlik, yetkisizlik, davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararlar usule ilişkin nihai kararlar olduğu gibi, dava şartı yokluğu nedeni ile verilen, usulden ret kararları (HMK m.115/2) da, usule ilişkin nihai kararlardır.

Esasa ilişkin kararlar ise, hâkimin uyuşmazlığın esasını inceleyerek verdiği kararlardır (HMK m. 294/1). Yani davada ileri sürülen taleplerin maddi hukuk açısından incelenerek esas bakımından kabul veya reddine ya da kısmen kabul ve kısmen reddine ilişkin kararlardır. Esasa ilişkin nihai karar ile taraflar arasındaki uyuşmazlık esastan sona erer ve hüküm kesinleşince artık o uyuşmazlık hakkında, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanarak yeni bir dava açılamaz; açılırsa, kesin hükümden dolayı reddedilir (HMK m.303) (Kuru, B.: Hukuk Muhakemeleri Usulü, C.III, 4.b., İstanbul 2001, s.3005).(...)

Eğer davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini istiyorsanız bu durumda eğer BAM duruşmalı inceleme yapsaydı ve o duruşmaya gitmeseydiniz o zaman bunun yolu açılabilirdi.(fakat burada da TMK m. 2 gündeme gelebilirdi)

Şimdi siz dilekçenizin davadan feragat olarak doğru şekilde işleme koysanız dahi; sonuç sizin için değişmeyecek. Artık karşı taraf bakımından kesin hüküm teşkil eden bir karar var.

Bu davayı hiç açmamalıydınız ya da feragat dilekçesini vermemeliydiniz gibi duruyor.