merhaba sayın metin.
sorunuza uygulamadan bir cevap: dava reddedilmiştir.
peki, sorun çözüldü mü? kanımca hayır.
bir sürü yanıtlanması gereken soru var. tasfiye memurunun işi biter mi? kararı temyiz etmesi gerekir mi? temyiz edecek ise masrafı nasıl karşılayacak? temyiz etmez ise artık tasfiyenin sürdürülmesi için bir neden olmadığından yasal sorumluluğu devam edecek mi? üstelik şirket tasfiye halindeki hukuksal varlığını sürdürecek, vergi dairesi şirket bilançoları kendisine verilmedi diye boyuna tasfiye memuruna yahut mahkemeye başvuracak, re'sen tarhiyat yapacak. oda borçları birikecek vs... anonim şirkette ortakların sorumluluğuna da gidemeyeceksin. peki ne olmalı?
çözüm için aklıma gelen alternatifler aşağıda...
Alternatif 1: 446/2 uyarınca mahkeme ilan-avans demeden "amir" hüküm uyarınca iflasın açılmasına karar verir, keyfiyeti iflas müdürlüğüne ve sair gerekli yerlere bildirir. zaten tasfiye işlemleri sırasında ilan yapılmış olup mahkemece ayrıca ilan yapılması aranmaz. ama sorun yine bitmez. iflas müdürlüğü İİK 179 ve 181 uyarınca yapması gereken ilan ve bildirimler için gerekli harcamaları nereden yapmalıdır? re'sen???
Alternatif 2: ilan-avans yatırılmaz yahut yatırılamaz ise mahkeme iflas talebini reddeder ancak dönüp tasfiyenin borçlu olarak kapatılmasına karar verir. keyfiyeti re'sen ticaret siciline ve sair ilgili yerlere bildirir.
Alternatif 3: mahkeme ilan için re'sen harcama yapar, sonuçta iflasın açılmasına karar verir. keyfiyeti iflas müdürlüğüne bildirir. bu kerre iflas müdürlüğü ilan ve sair masrafları re'sen karşılar.
bana en doğru çözüm (2) nolu alternatif gibi geliyor. geliyor ama "amir" hüküm noktasında tereddütlüyüm. sizce ne olmalı? katkılarınıza şimdiden teşekkürler..