Önceki uygulamalarda, davaya cevap vermeyen davalı tarafın inkar çerçevesinde delil gösterebileceği kabul edilmekte idi. Ne var ki Yargıtay HGK.20.04.2016 T. ve 2014/2_695 E. ve 2016/522 K. sayılı kararında ve benzeri kararlarında ;

"dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesinden sonra süresi içerisinde cevap dilekçesi verilmediğinden savunmanın dayanağı olarak süresinde ileri sürülen bir delil (HMK. M. 129/1-e) bulunmadığından yerel mahkemenin davalıya delil göstermesi için süre vermesine yasal olarak imkân bulunmadığının kabulü gerekir." diyerek davaya cevap vermeyen davalı tarafın , delil göstermesinin mümkün olmadığı" ifade edilmiştir.

Bu durumda, sorulan olayda cevap dilekçesi verilmediğinden ,HGK. kararı gereği delil göstermek ve tanık dinletmek talebiniz muhtemelen mahkemece kabul edilmeyecektir. Ancak HGK. kararında ayrıca değinildiği gibi " yasa koyucu, tarafların, kanunda belirtilen süreden sonra delil gösteremeyecek olmalarını emredici bir düzenlemeyle (m.145) benimsedikten sonra, bunun istisnalarını da belirtmiştir. Buna göre, ancak bir delilin sonradan ileri sürülmesi yargılamayı geciktirme amacı taşımıyorsa veya süresinde ileri sürülememesi ilgili tarafın kusurundan kaynaklanmıyorsa, mahkeme o delilin sonradan gösterilmesine izin verebilecektir."

Somut olayda; ancak yukarıdaki istisna hükümden yararlanılarak ; cevap süresi tarafların barıştığı ve evlilik birliğini sürdürdüğü döneme rastladığından ve bu nedenle süresinde cevap verip delillerin bildirilememiş olduğundan bahisle HMK.m. 145'e göre delillerin ileri sürülmesinin davalının kusurundan kaynaklanmadığı ve davayı geciktirme amacı taşımadığı ifade edilerek , gösterilen tanıkların dinlenmesine karar verilmesinin talep edilebileceğini düşünüyorum.