Mesajı Okuyun
Old 25-09-2006, 22:24   #3
muhatap

 
Varsayılan

Sn.Dilek; Kredi kartı ve genel kredi sözleşmesinden doğan borçla ilgili uyuşmazlıklarda bankaların; borçlu veya kefil veya garantörlerin itirazı üzerine "İtirazın kaldırılması" yoluna başvurmak yerine Genel Mahkemelerde dava açtığını, bunun yasal/pratik sebeplerinin ne olduğunu sormuşsunuz. İ.İ.Knun 68/1 de "süresinde itiraz edilmeyen ve kredi kartını çıkaran kuruluş tarafından gönderilen hesap özetlerinin, 68/1 deki belgelerden sayılacağı, bankalar lehine getirilmiş özel bir düzenlemedir. Kural şudur: Her iki tarafa borç yükleyen sözleşmelereden doğan bu tür uyuşmazlıklarda, İcra Hukuk Mahkemesi önündeki yargılamanın özel mahiyetinden dolayı sınırlı yetkileri haiz olan İcra Mahkemesi hakimi tarafından incelenmesi mümkün değildir. uyuşmazlığın çözümünün başka ispat vasıtalarına başvurulmasını ve yargılamayı gerektirmesi, sözleşmenin doğrudan doğruya bir borç ikrarını içermemesi nedeniyle, itirazın kaldırılması yoluna başvurulamaz. Yargıtay'ın müstakar kararları; "kira sözleşmesi", eser sözleşmesi", "satış vaadi sözleşmesi", "avukatlık ücret sözleşmesi" VE BENZERİ İKİ TARAFA BORÇ YÜKLEYEN SÖZLEŞMELERE DAYANARAK, İTİRAZIN KESİN KALDIRILMASINA KARAR VERİLEMEYECEĞİ yönündedir. Zira, kredi kartı sözleşmesine bağlı alacaklarda, talep edilen alacak belirli ve sabit değildir. Tayin ve tahkiki yargılamayı gerektirmektedir. İ.İ.K.68/b 'nin özel ve ayrıcalıklı bir düzenleme olduğunu tekrar belirtir, çalışmalarınızda başarılar dilerim.