Mesajı Okuyun
Old 15-12-2011, 15:48   #1
ultimatemaster

 
Varsayılan Güvenme Belge Haline Getir!

Başlığın sonuna koyduğum ünlemin bu konunun okunma sayısında katkı yapacağına eminim; ancak bir o kadar da bekleneni yükselteceğinin de farkındayım. Bekleneni karşılayabileceğimi sanmıyorum, sadece güven konusu üzerinde düşünmek istedim.

Belge bulundurup, işlemleri imzalamanın güvenle bir ilgisi var mıdır? Bahsedilen anlamda güven denilip duygu sömürüsü yapılması anlamlı mıdır?

En başta zıt noktadan girmek istiyorum. Bazen de güvenmiyor musun neden bunu imzalıyoruz diyenler de çıkabilir. Evlilik sözleşmelerinde olduğu gibi. Ancak bana öyle geliyor ki, asıl bu konularda sözleşme imzalanmalı. İlerisi için düşünüldüğünde, satış, kira, ticaret esnasında çıkan uyuşmazlıkların kat be kat üzerinde olacak bir uyuşmazlık söz konusu boşanma hallerinde. Akraba ilişkilerinde de benzer durum.

Daha önce paylaşımlarda bulunduğumuz kişilerle ipleri koparmak, sadece belli bir iş sebebiyle tanıdığımız kişilere oranla daha zor. O halde böyle bir güvencesiz durumda kendimizi neden savunmasız bırakıyoruz? Evlilik sözleşmesi neden boşanma ile aynı düşünceye çıkıyor?

Büyük güvenlerin yıkımları da onunla doğru orantıdadır. İhtimali az olsa bile bu yıkıma önlem almak neden güvensizlik olsun. Hayat sigortası yaptırdığımızda, poliçede yer alan süre içerisinde öleceğimize inandığımızı hiç sanmıyorum.

Bana göre, yakınlarımızla sözleşmelerin yapılması, onlara ve o olaya önem verdiğimizin göstergesidir. Sözleşme ile benim ne düşündüğüm, yakınımın elinde belge halindedir, güveneceği belge ortadadır işte. Bütün sözlerim, hissettiklerimin içinde olduğu bir belge.

Sonuç olarak hukukçulara bu konuda görev düştüğünü hissetmekteyim. Sandığımız güven duygusu kağıda geçirilmekle yitirilebilecek bir şey değildir. Bozulan ilişkilerde kaybedilen insani duyguların geri getirilmesi, açılacak dava ile hem maddi hem duygusal yönden daha sarp ve tehlikeli. Önlem almak ise hukukçuların eliyle güvenli bir halde sunulabilir.