Mesajı Okuyun
Old 12-10-2011, 01:50   #3
Dr.DOGRAMACI

 
Varsayılan

Merhaba Sn hakkaniyet_,

Mesajınızı biraz geç olsa da cevaplamak isterim.

Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği ve Adli tabiplik hizmetlerinin yürütülmesinde uyulacak esaslar ile ilgili genelge göz önüne alındığında adli raporlar 3(üç) nüsha olarak düzenlenir.

İfade alma, yakalama veya nezarethaneye giriş durumu sözkonusu ise, raporun bir nüshası sağlık kuruluşunda saklanır, ikinci nüshası gözaltına alınan kişiye, üçüncü nüshası ise soruşturma dosyasına eklenmek üzere ilgili kolluk görevlisine verilir.
Gözaltı uzatma, çıkış, yer değiştirme ve ceza muhakemesi ile ilgili olarak yapılan beden muayenelerinde farklı bir prosedür izlenmekte.

Burada sizin anlattığınız olayda mağdur kişinin kendi rızasıyla muayene olma istemi ve buna bağlı ifade alınması söz konusu olduğundan raporun bir nüshasının kendisine verilmesi gerekmektedir.

Burada zaten raporun bir nüshasının kendisine verilmesindeki amaç kişinin kendisine ne olduğunu bilmesi, buradan verilecek raporu daha sonra göz altı çıkışında olduğu gibi eğer ikinci bir rapor alacak olursa bunu daha sonra karşılaştırma imkanı bulmasıdır. Zaten kişinin kendisine bu raporun verilmesinin hiç bir sakıncası da yoktur. Önemli olan göz altında meydana gelebilecek işkencenin tespit edilebilmesi amacıyla özellikle göz altı çıkış raporlarının kolluk kuvvetine gösterilmeyip verilmemesidir. Sonuçta bu raporlama sürecinin en büyük amacı işkenceyi önleme ve gereğinde tespit etmedir.

Diğer taraftan kişinin kendisi ile ilgili veriler hakkında bilgilendirilmesi anayasa ile güvence altına alınmış bir hak olup ayrıca kişinin burada sağlık kurumuna başvuran hasta olduğunu göz önüne alırsak Hasta Hakları Yönetmeliği gereğince de hastanın kendi sağlık durumu ile ilgili bilgi alma, kayıtları inceleme hakkı mevcuttur.

Saygılarımla.