Mesajı Okuyun
Old 11-01-2007, 13:19   #11
Kemal Yıldırım

 
Varsayılan

Her ne kadar bu yorumu yapmakta gecikmiş olsamda...

İlk olarak TCK m. 83'ün başlığı: "İhmali suçlar, bir emir kuralına aykırılıktır. Yasa kişiye belli şekilde hareket etmesini emreder. İhmali suçun varlığı için hareketsiz kalmanın yanında, failin suç tipinde yer alan hareketi yapmamış olması gerekir...Öte yandan, icrai suçlar ihmali olarak da işlenebilir. İşte bu durumda karşımıza 'ihmal suretiyle icra suçları' çıkar. Bunlara gerçek olmayan ihmali suçlar da denir. İhmal suretiyle icra suçları YTCK m. 83 bir yana bırakıldığında kanunda düzenlenmiş değildir... İhmal suretiyle icra suçunun işlenebilmesi hareketin şeşkli yanında bir başka özellik daha gösterir. Buna göre, bu suç ancak belli bir neticenin gerçekleşmesini önlemek hususunda özel bir yükümlülük altında bulunan fail tarafından işlenebilir."(Doç Dr. Veli Özer Özbek, Yeni Türk Ceza Kanununun Anlamı, İzmir Şerhi, C.I, Ankara 2005, s. 125-126) Bu açıklamalar dikkate alındığında YTCK m. 83'te belirtilen suç tipi, İhmal Suretiyle İcrai Suç olarak anlaşılmaktadır. İhmali suçların hem kasten hem de taksirle işlenebilir. Ancak kanımca, ihmal suretiyle icra suçları, kanunda belirtilen yükümlülüğün ihlali nedeniyle kasten işlenebilir(unutulmamalı ki taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımıda belirtilen neticesi öngörülmeyerek işlenmesidir). Bahsi geçen konuda ise, kişinin belli şekilde davranma yükümlülüğü olmasına rağmen buna aykırı hareket etmiş olması durumunda kastın unsuru olan bilme ve isteme ortaya çıkmış olacaktır. Bu nedenle de madde başlığı yerindedir. Eğer madde başlığının belirtilen şekilde olması (İhmal Suretiyle İcraen adam öldürme gibi bir başlık) anlam bozukluğuna veya karışıklığına neden olabilirdi. Fakat belirtilen nedenlerle madde başlığı yerindedir.

Sayın omer adaleti'nin sorusuna gelince: İlgili TCK maddelerini ele alarak incelemek gerekir.
m. 22/3:"kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksir vardır; bu halde kişi....cezalandırılır" denilmekte.
m.21/2:"Kişinin, suçun kanuni tanımındaki ınsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, fiili işlemesi halinde, olası kast vardır."
bilinçli taksirin olması için neticenin öngörülebilmesi, fakat istenmemiş olması gerekir. Olası kastın varlığı için ise, bir göze alma durumundan bahsedilebilir. Yani kişi öngörmesine rağmen göze almıştır diebiliyorsak, olası kastın varlığından söz edebiliriz.
Somut olay değerlendirildiğinde: Kapıda elektrik kaçağının olduğu farkedilesine, bu konuda bakalın uyarılmasına, hatta birkaç kişinin bu akıma kapılmasına rağmen gerekli tamirat yapılmamış ve netice de ölüme sebebiyet vermiştir. Olayda olası kast vardır.

Saygılar...