Mesajı Okuyun
Old 20-03-2019, 11:28   #1
av. duygu demirtaş

 
Varsayılan Bölge Adliye Mahkemesince HMK 353/1-b.2 gereği yerel mahkeme kararının kaldırılması - teminat iadesi

Herkese merhabalar.


İş kazasından kaynaklı tazminat dosyasında yerel mahkemece hem maddi tazminat hem de manevi tazminat kalemleri yönünden kısmen kabul kararı verilmesine rağmen davalı vekili olan tarafımız lehine yalnızca tek bir vekalet ücretine hükmedildi. Hüküm davacı vekili tarafından icraya konulmakla tarafımızca teminat sunularak tehir-i icra kararı alındı. İlk derece mahkemesince verilen hükmü istinaf etmemizle bölge adliye mahkemesince hükmün HMK'nın 353/1-b.2 hükmü gereğince kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulüne karar verildi. Her ne kadar istemimiz doğrultusunda reddedilen her iki tazminat kalemi için de ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmişse de ilk derece mahkemesinin hükmettiği maddi ve manevi tazminat miktarları aynı kalmıştır. Karar kesindir.



İlk derece mahkemesi kararı ile lehimize hükmedilen vekalet ücreti kalemini icraya koymamıza rağmen tahsil edememiştik. Bölge adliye mahkemesinin kararından sonra ise hem her iki vekalet ücreti kalemi hem de yargılama gideri kalemi için ayrı bir ilamlı icra takibi başlattık. (Bölge adliye mahkemesinin önceki kararı kaldırıldığından dolayı yeni bir ilamlı icra başlatmamız gerekir düşüncesi ile)


Öte yandan davacı vekilinin açmış olduğu icra dosyasına sunduğumuz teminatın, yeniden bir hüküm kurulduğu ve ilamlı icraya dayanak gösterilen ilamın hukuki geçerliliğini yitirdiği gerekçesini öne sürerek iadesini talep ettik. Diğer yandan da davacı vekili işbu icra dosyasında, her ne kadar karar kaldırılmışsa da tazminat miktarlarının değişmediğini yalnızca daha önceki ilamla istemiş olduğu vekalet ücreti kalemlerinin artırıldığını, yargılama gideri kaleminin ise azaltıldığını ve faiz başlangıç tarihlerinin değiştiğiini bu yüzden de alacak kalemlerinin bu şekilde güncellenerek düzeltilmesini istedi.



İcra müdürlüğü ise takibe dayanak karar her ne kadar kaldırılmış olsa da tazminat miktarlarının değişmediğini yalnızca feri kalemlerde değişiklik olduğunu dolayısıyla İİK m. 40'a göre yapılacak herhangi bir işlem olmadığını belirterek teminatın iadesi talebimizin reddine karar verdi. Muhtemelen alacaklı vekilinin taleplerini de kabul edecek. Ancak bu hususun da doğru olmayacağı düşüncesindeyim.



Bölge adliye mahkemesinin kararı her ne kadar tazminat yönünden değişmemişse de sonuç itibariyle yeni bir hüküm kurulmuş olup, bu yeni hükmün eskisini ortadan kaldırdığını dolayısıyla tüm alacak kalemleri ve faiz farklılıkları için ilamın yeniden bir ilamlı icra takibine konu edilmesi gerektiğini düşünmekteyim. Bu yönünle teminatın iadesi talebimi reddi kararını şikayet edeceğim ancak dayanaklarımın ne olacağı hususunda tereddütlerim var. Uygulama gereği de bu konu hakkında Yargıtay kararı bulabilmiş değilim.



Bu konuda fikir belirtecek meslektaşlarımıza şimdiden çok teşekkür ediyor saygılarımı sunuyorum.