Mesajı Okuyun
Old 09-02-2009, 10:34   #3
Doç. Dr. Özge Yücel

 
Varsayılan

ÇOCUK İSTİSMARI SORUNU MASAYA YATIRILDI


Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Bilimler Anabilim Dalı Ve Adbid Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı, "Çocuk istismarı konusu; halk sağlığı sorunu ve bulaşıcı bir hastalıktır. Küçük yaşta istismara maruz kalan bireyler eğer rehabilite edilmezse, sorunlarını gelecek kuşaklara da yansıtır. Bu durumun önüne geçilmezse çok geniş bir yelpazede üzücü sonuçlara varılabilir", Mersin Valisi Hüseyin Aksoy, "Çocukların istismar edilerek sokakta çalıştırılmasının önüne geçilmesi noktasında Türkiye'ye model olabilecek bir projeyi hayata geçirdik" dedi.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı ve Adli Bilimciler Derneği (ADBİD) Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı, çocuk istismarı konusunu; halk sağlığı sorunu ve bulaşıcı bir hastalık olarak yorumladı ve küçük yaşta istismara maruz kalan bireylerin, rehabilite edilmemesi halinde sorunlarını gelecek kuşaklara da yansıttığını söyledi.
Mersin Barosu ve Adli Bilimciler Derneği tarafından organize edilen sempozyumda; 'Çocuk İstismarına Çok Bilimli Bakış' adı altında bir oturum gerçekleştirildi. Mersin Barosu Hizmet Birimi'nde düzenlenen sempozyumda; 'Hukuk ve Hukukçuların Gözüyle Çocuk İstismarı', 'Çocuk İstismarı İle İlgili Cezai Düzenlemeler' , 'Çocuğun Korunmasına İlişkin Ulusal ve Uluslararası Hukuki Düzenlemeler' , 'Çocuk İstismarının Saptanmasında Adli Tıbbın Yeri' konuları masaya yatırıldı.
Etkinlikte konuşan Mersin Valisi Hüseyin Aksoy, çocuk istismarı konusunun büyük bir titizlikle ele alınması gereken bir konu olduğuna dikkat çekerek, 2006 yılında Mersin Valiliği görevine başladığını ve o dönemde kentte sokakta çalışan ya da çalıştırılmaya zorlanan çocuk sayısının bin 150 olduğunu hatırlattı. Sorunun çözümü noktasında Türkiye'ye model olabilecek bir projeyi hayata geçirdiklerini anlatan Aksoy, bu kapsamda da öncelikli olarak Mersin Valiliği olarak sokakta çocukların çalıştırılmasının yasak olduğunu ortaya koyan bir Valilik emri yayımladıklarını anlattı.
Bunun yanında çocukların sokakta çalıştırılmasının önüne geçilmesi için de bir dizi tedbirlerin alındığını kaydeden Aksoy, çocuğunu sokakta çalıştıran ailelerinin de ekonomik durumunu mercek altına aldıklarını, çocuğu sokakta çalışmaması durumunda geçimlerini sağlayamayacak düzeyde olan ailelere maddi yardımda bulunduklarını belirtti. Vali Aksoy, "Bunun yanında maddi durumu iyi olan ailelerin de çocuklarını sokakta çalıştırdığını tespit ettik ve bu durum aynı zamanda çocuk istismarının da en güzel örneğiydi. Şu ana kadar da 60'ın üzerinde aileye para cezası uyguladık" dedi.
Ailelere sadece; "Çocuğunuzu sokakta çalıştırmayın" demenin tek başına bir anlam ifade etmediğini savunan Aksoy, sokakta çalışan ve okul çağında olmasına rağmen okula gitmeyen toplam 410 çocuğu okula kazandırdıkları bilgisini verdi. Çocukların ilgi alanına göre kültürel, sosyal ve sportif etkinliklere yönlendirerek, onları yeniden topluma kazandırmaya çalıştıklarını kaydeden Aksoy, bunun yanında onlara meslek kazandırma noktasında da çaba sarf ettiklerini söyledi.
Sokakta çalışan çocuk sayısının çok azalmakla birlikte, henüz tam olarak çocukların sokaktan uzaklaştırılamadığını dile getiren Hüseyin Aksoy, konuşmasını da şöyle sürdürdü:
"Bizim tek isteğimiz, herhangi bir yerde, 18 yaşından küçük çalışan çocuk görüldüğü zaman 155'in aranması. Bu yöndeki ihbarlarda, ilgili ekiplerimiz 3 dakika içinde, olay yerine varıyor ve gerekli çalışmayı başlatıyor."
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı ve aynı zamanda da Adli Bilimciler Derneği Başkanı olan Prof. Dr. Hamit Hancı ise, adli bilimleri; bir buz dağının sadece görülen kısmı olarak yorumlayarak, adli bilimlerin aynı zamanda tıp, fen ve sosyal bilimler alanındaki bilgilerin adaletin hizmetine sunulmasıyla ilgili çok geniş bir alanı ifade ettiğini kaydetti. Hancı, adli tıbbın temel görevinin de otopsileri yapılması, ölüm sebepleri ve zamanının saptanması, adli bir olaya yönelik insan vücudu üzerindeki darp izlerinin tespit edilmesinin yanında cinsel saldırılarda delil saptamak olduğu bilgisini verdi.
Hancı, dışarıdan bakıldığında sadece otopsi yapılan ve adli rapor verilen bir bilim alanı olarak görülen adli tıbbın son yıllarda önemli bir aşama kaydettiğini vurguladı. Çocuk istismarı konusunu hekimler olarak; halk sağlığı sorunu olmanın yanında bulaşıcı bir hastalık olarak yorumladıkları nı belirten Hamit Hancı, "Küçük yaşlarda istismara maruz kalan bireyler, rehabilite edilemediği takdirde sorunlarını gelecek kuşaklara da aktarmaktadır. Eğer bu durumun önüne geçilemezse ölümden kalıcı hastalıklara kadar çok geniş bir yelpazede üzücü sonuçlara yol açabilir" diye konuştu.
Mersin Barosu Başkanı Hulki Özel de, çocuğun gelişimi noktasındaki en büyük sorumluluğun ailelere düştüğüne işaret ederek, devletin de bu konuda ailelere destek vermesinin bir zorunluluk olduğunu anlattı. Hulki Özel, çocuk istismarının devlet eliyle uygulanacak politikalarla önüne geçilebileceğini dile getirerek, bu noktada da devlet ve toplum işbirliğinin mutlaka sağlanması, bunun yanında toplumun konuya duyarlılığının arttırılmasının da şart olduğunu kaydetti. Özel, bu durumun sağlanamaması halinde de çocuk istismarı sorununun da çözülemeyeceğini kaydetti.
Konuşmaların ardından, oturum başkanlığını Hulki Özel'in üstlenmiş olduğu 'Hukuk ve Hukukçuların Gözüyle Çocuk İstismarı' ve 'Çocuk İstismarı İle İlgili Cezai Düzenlemeler' başlıklı oturuma geçildi.
http://www.pratikhaber.com/new/haber...m=6815&uyeid=0