Mesajı Okuyun
Old 27-03-2007, 12:35   #2
Hekimbaşı

 
Varsayılan

Sn.Katılımcılar,

Herhalde benim bilmediğim veya anlayamadığım birşey var ortada. Aksine bir sözleşme düzeni kurulmazsa evlilik süresinde kalıt dışında edinilen mallar eşler arasında eşit paylaşılmıyor mu? Bilirkişilik ne iş var ortada?

Ayrıca; bu bilirkişi ya hayatında hiç hesap yapmamış; ya işçileri açlık sınırında çalıştırma eğilimlisi işveren kuruluşlarından seçmece karpuz üyelerden oluşuyor; ya da hiç dayak yememiş. Gündelikçi ücreti 70 YTL, ayda eder 30 x 70 = 2.100 YTL. Kemiksiz, vergisiz, algısız. Orta dereceli bir ahçının aylığı 1.000 YTL, brütü eder 1.400 YTL. Titizcene bir hizmetçi de yaklaşık aynı fiyatadır; sofra kuracak, kaldıracak, bulaşık yıkayacak, götürüp getirecek, vs. Temiz, hoşunuza giden ve yatağınızı ısıtacak bir arkadaş isterseniz günde 150 YTL den eder 30 x 150 = 4.500 YTL. Toplarsak:

4.500 + 1.000 + 1.000 + 2.100 = 8.600 YTL / ay

yapar. Hadi, bunlardan bazılarını tüm gün tutmadık, onun için toplamı bileşenlere bölelim:

8.600 / 4 = 2.150 YTL / ay

buluruz.

Bence davacı hanımefendi katkı payı hesaplanmasını değil, serbest piyasada çalışan uzman işçi statülerine göre katkılarının (hizmetlerinin) tam karşılığını talep etmeliydi. O zaman, bu hesapça, adamın donunu bile alabilirdi.

Bunları konuşmak ne kadar ayıp. Ne yazık ki, evliliği bir iş sözleşmesi olarak değerlendirme yanlışına düşünce işler buralara varıyor. Evlilik; kayıtsız, koşulsuz bir ömür boyu birliktelik, maddi ve manevi paylaşım sözüdür. Tarafların bu sözü verirkenki duygulanımları samimi olmak zorundadır, ve eğer bir gün bu sözden dönerlerse, herşeyin yarısına razı gelmeleri beklenir. Olsa olsa, paylaşılacakların değerlerini belirlemek gerekir; paylaşanların yüzdesini değil.

Kendini bu duruma düşüren hemcinsimden utanıyorum; daha ne diyeyim. Yollarını ayırma kararı verdilerse, paylaşımı daha eşi talep etmeden önce düşünüp gereğini yapması gerekirdi. 'Parayı ben getirdim; öyleyse herşey benimdir.' gibi bir ilkelliğe kapılmış olması, ondan hayat boyu hiçbir alanda hayır gelmeyeceğinin kanıtıdır. Belki iş yaşamındaki başarısızlığı bile bu sığ görüşüne dayalı olabilir. Allah ıslah etsin.

Saygılarımla,