Yapılan 2000 ve 2001 değişiklerini bir bütün olarak yorumlayıp Kanaatimce, Askeri Mahkeme, mahkumiyet kararıyla yetinmeli çıkartma cezası vermemeliydi, diye düşünüyorum.

Ancak mahkemenin verdiği karar yanlış dahi olsa uygulanması gerekir, diye düşünüyorum. İdare, mahkeme sen yanlış karar verdin uygulamıyorum diyemez. Burada idari mevzuatın uygulanmasının ötesinde, mahkeme kararının yerine getirilmesi var.

Size çarpıcı olsun diye ilginç bir örnek vereyim. Eğer Askeri Mahkeme evli olan kişinin boşanmasına karar verseydi, buna da nüfus idaresi uygulamak zorundaydı.

Tabi bunlar benim görüşüm. Aksini düşünüyorsunuz,TSK ile ilişiğini kesme işleminin iptalini, Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde açılacak bir davayla istenebilir.

Hatta şöyle bir içtihatt faydalı olabilir:

"As.C.K.nun 131/1 nci maddesinin ‘’az vahim hal’’ cümlesi uyarınca mahkum olduğu görülen davacı J.Uzm.Erb. hakkında idare tarafından As.C.K.’nun 30 uncu maddesi uyarınca tesis edilen ayırma işleminde hukuki isabet bulunmamaktadır.
Dergi No:20
Karar Dairesi:AYİM.1.D.
Karar Tarihi:14.09.2004
Karar No: E.2003/1469
Karar No: K.2004/894"