Sn.Katılımcı

Sanıyorum dosyayı bir avukattan hukuki destek alarak yürüttünüz.Bu doğru ise,konu hakkında en doğru açıklamaları da avukatınız yapacaktır.

Burada sadece bazı konularda kavramsal açıklamlar yapmak mümkün olacak.

1-Boşanma davası talepli dava sonucunda hakim davayı reddedebilir,boşanmaya karar verebilir veya evliliğin yürütülebileceğine ilişkin kanaat edinmişsse ayrılığa da karar verebilir.Boşanma talebi olmadan da ayrılık davası açılabilir.Bu durumda hakim boşanmaya karar veremez.Ayrılık talebini kabul eder veya reddeder.

Verilen karar sizin dosyanızda ayrılık yönünde olmuştur.
Ayrılık süresi bittiğinde ,ortak yaşam kurmak niyeti ile bir araya gelinmemiş ise taraflara boşanma davası açma hakkı yasaca tanınmıştır.

Kararda davanın açılış tarihinden başlamak üzere ve ayrılık tarihinde bitmek üzere nafakaya hükmedilmiştir.

2-Babanızın boşanma ve tazminat talepli davası ise reddedilmiştir.Yasaca davanın reddinden itibaren üç yıl geçmekle ( ortak yaşam amacıyla gelinmemiş ise)taraflara boşanma davası açma hakkı yasaca düzenlenmiştir.Bu sebeple açılan davada bir araya gelmemek ispatlandığında dava kabul edilecektir.

3) Kararda dava süresince ve karar kesinleşmesini takiben bir yıllık sürede devam edecek nafaka kararı verilmiştir.Birikmiş ve gelecek aylarda ödenmesine karar verilen nafakaların toplam miktarı kadar para güvenceye alınmış,fazlası üzerindeki tedbir kararı kaldırılmıştır.Yani babanız bu kısmı serbestçe harcayabilir.

4-Mal ve para paylaşımı dediğinizde , malrejiminin tasfiyesi demek istediğinizi düşünüyorum.

Yürürlükteki Medeni Kanun mal rejiminin hangi durumlarda sona erdiğini şöyle düzenlemiştir;

Alıntı: D. Mal rejiminin sona ermesi ve tasfiye I. Sona erme anı MADDE 225.- Mal rejimi, eşlerden birinin ölümü veya başka bir mal rejiminin kabulüyle sona erer. Mahkemece evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesine veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hallerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer.

Olayınızda ölüm,iptal ve boşanma olmadığına göre tasfiye davası açılamayacaktır.

Çünkü ,ayrılık kararı verilmesi durumunda mal rejiminin tasfiye edilmesi yasaca öngörülmemiştir.

Bu durumda tek seçenek koşulları varsa başka bir mal rejimine geçilmesine karar verilmesi durumunda tasfiye yapılabilir.

Alıntı: MADDE 206.- Haklı bir sebep varsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine, mevcut mal rejiminin mal ayrılığına dönüşmesine karar verebilir. Özellikle aşağıdaki hallerde haklı bir sebebin varlığı kabul edilir: 1. Diğer eşe ait malvarlığının borca batık veya ortaklıktaki payının haczedilmiş olması, 2. Diğer eşin, istemde bulunanın veya ortaklığın menfaatlerini tehlikeye düşürmüş olması, 3. Diğer eşin, ortaklığın malları üzerinde bir tasarruf işleminin yapılması için gereken rızasını haklı bir sebep olmadan esirgemesi, 4. Diğer eşin, istemde bulunan eşe malvarlığı, geliri, borçları veya ortaklık malları hakkında bilgi vermekten kaçınması, 5. Diğer eşin sürekli olarak ayırt etme gücünden yoksun olması. Eşlerden biri ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun ise, onun yasal temsilcisi de bu sebebe dayanarak mal ayrılığına karar verilmesini isteyebilir.

Daha önce olduğu gibi bundan sonraki her aşamada bir avukattan hukuki destek almaya devam etmenizi öneriyoruz.